ilk romandı belki. Daha önce de şiir, hikâye, tiyatro, deneme ve roman alanlarında ürünler vermiş
Adnan Büyükbaş’ın yeni bir romanla karşımıza çıkması bizi sevindirdi. Bir şehrin en önemli kişileri
yetiştirdiği edebiyatçılardır. Edebiyat alanında ne kadar verimli bir şehirde yaşıyorsanız o şehrin
kimliğinin daha üst seviyelere taşınacağından kimsenin şüphesi olmasın. Ayrıca o şehirde çıkan
edebiyat dergileri ve nitelikleri de bu durumda belirleyicilik rolü oynar. Şehrimizde yayınlanan
edebiyat dergilerinden Erciyes, Esrar,Çıngı,Berceste dergileri yanında iki edebiyat dergisi daha
edebiyat dünyasına gözlerini açtı.
Bu çiçeği burnunda dergilerinden birisi Semaver Öykü Dergisi. Dergilerin branşlaşmaya yönelmeye
başladığı şu son zamanlarda hem Kayseri hem ülkemiz adına edebiyatın en güzel alanlarından biri
olan öykü üzerine müstakil bir derginin şehrimizde çıkması sevindirici bir durum oldu. Semaver Öykü
Dergisi şehrinde öykü dergisi çıkan ender şehirlerden birisi olarak Kayseri üzerine dikkat çekmesi
açısından önemliydi. Artık öykü denince akla Kayseri’nin de gelmesi bizim için çok önemli. Kayseri’de
öykü yazan isimleri öykü okurlarıyla buluşturması bakımından önemsenen bir görev üstlenen
Semaver Öykü Dergisi kısa sürede Kayseri ve kendi ismini ülkemizin edebiyat çevresine duyurdu.
Yine branşlaşmış taptaze 2012’nin en güzel işlerinden biri olarak Şiir Vakti Dergisi dikkatimizi çekiyor.
Kapsamı sadece şiir olan Şiir Vakti Dergisi de daha ilk sayısından itibaren dikkatleri çekmiş ve
Kayseri edebiyatı adına önemli bir görev üstlenmiştir. Selim Tunçbilek yönetimindeki dergi ulusal bir
çerçeveye sahip olması bakımından Esrar, Semaver dergileriyle birlikte şehrin edebiyat vizyonuna
ışıltısını katmıştır.
2012 bize Bülent Gündoğan’dan “Aynadaki ses” adlı hikâye kitabını da armağan etti. Bülent
Gündoğan ikinci hikâye kitabıyla okurlarının karşısına çıkarken Kayseri ve edebiyat konulu
sohbetlerde haklı bir şekilde yer aldı.
Hikâyelerinde Anadolu’nun saflığını, ölümsüz ve mütevazı hasletlerini konu eden Bülent Gündoğan
Kayseri’de hikâye denildiğinde akla gelecek ilk isimlerden birisi olmayı başardı.
Berceste Dergisinin “Muhsin İlyas SUBAŞI Özel Sayısı” da dikkate değer bir çalışma olarak kayıtlara
geçti.
Renkli Tebeşir Tiyatro Derneği’nin atılıma geçmesi ve Adnan Büyükbaş’ın yazdığı “Tut Elimden”
adlı oyunu defalarca ve dolu salonlarda sahnelemesi kayda değer gelişmelerden birisi olsu. İbrahim
Altuntaş’ın yönetimindeki Renkli Tebeşir Tiyatro etkinlikleri “Kayseri’de tiyatroya önem verilmiyor”
klişesini defterden silmesini başardı.
Değerli okurlar, güzel şeylerin olduğunu gördük ve daha da göreceğiz. Biz yeter ki Kayseri’de olanları
görmeyi bilelim, takip edelim. Sanat ve edebiyatın şehrimize turizm ve modernizmden daha çok şey
kattığını görmemiz lazım.
Değerlendirmelerimiz devam edecek…