Kayseri Haber- Kayseri'de 1135 yılında Danişmend hükümdarı Melik Mehmet Gazi tarafından yaptırılan Ulu Cami olarak da bilinen Cami-i Kebir'in yapımı esnasında yaşlı bir kadının kullanılması için bağışladığı 7 tuğla ve hikayesi asırlardır anlatılıyor.

890 yıllık Cami-i Kebir'in tarihe damga vuran gizemli hikayesi!

Melik Mehmet Gazi ve Cami-i Kebir’in inşası

Melik Mehmet Gazi’nin tamamen kendi imkanlarıyla yaptırdığı ve 1135 yılında tamamlanan Cami-i Kebir, Kayseri’nin en önemli tarihi yapılarından biri olarak yer alıyor. Kayseri Cami-i Kebir Güzelleştirme ve Yaşatma Derneği Başkanı Ömer Faruk Çarşıbaşı, caminin farklı kılan özelliklerinden birinin, cami inşasında yer alan 7 tuğla olduğunu belirtiyor.

890 yıllık Cami-i Kebir'in tarihe damga vuran gizemli hikayesi!

7 tuğlanın hikayesi

Ömer Faruk Çarşıbaşı, "Melik Mehmet Gazi, 1134 yılında caminin yapımına başlarken, hiç kimseden yardım almama kararı almıştı. Ancak, 1143 yılına gelindiğinde bir yaşlı kadın, 7 tuğlayı caminin inşaatında kullanılmak üzere bağışlamış. Ustalar bu tuğlaları kabul etmekte zorlanmış, ancak bir usta, kadının yalvarmalarına dayanamayıp bu tuğlaları kullanmaya karar vermiş. O gece Peygamber Efendimiz, Melik Mehmet Gazi’nin rüyasına girerek, bu tuğlaların kullanılması gerektiğini belirtmiş" ifadelerini kullandı.

890 yıllık Cami-i Kebir'in tarihe damga vuran gizemli hikayesi!

Camideki özel tuğlalar

Çarşıbaşı, Cami-i Kebir’in camiler arasında özel bir yer tutmasının sebeplerinden birinin, yapımında şüpheli hiçbir paranın kullanılmamış olması olduğunu ifade ederken "Bu cami, Peygamber Efendimiz’in şefaatleriyle Cenab-ı Hakk’ın nazarını celbetmiş bir mabet. Buraya namaza gelenler, namazı bırakamaz" diyen Çarşıbaşı, Melik Mehmet Gazi’nin caminin inşasında gösterdiği özenin bu manevi huzuru sağladığını belirtiyor.

890 yıllık Cami-i Kebir'in tarihe damga vuran gizemli hikayesi!

Tarihi ve mimari özellikleri

Kayseri şehir merkezine yakın olan Cami-i Kebir, Kapalıçarşı’nın yanında yer alıyor. Kayseri’nin en önemli yapılarından biri olan bu cami, 1135 yılında Melik Mehmet Gazi tarafından inşa edildi. Yapının kuzey kapısının yanındaki onarım kitabesi, caminin ilk yapımının ardından 1206 yılında Yağıbasanoğlu, Muzaffereddin Mahmud tarafından onarıldığını belirtiyor.

ERÜ’de Hint Mimarisi Sergisi Açıldı ERÜ’de Hint Mimarisi Sergisi Açıldı

Cami-i Kebir, 1716’daki büyük depremde hasar görmüş ve 1723’te Matbah-ı Amire Emini Kayserili Hacı Halil Efendi tarafından onarılmıştır. Bu onarımda, minarenin külahı yenilenmiş ve çöken kubbeler de tekrar inşa edilmiştir.

Cami-i Kebir’deki 7 tuğlanın yeri

Yapımında kullanılan 7 tuğlanın yeri, caminin duvarında 7 kırmızı çizgi ile gösterilmektedir. Bu çizgiler, bu tarihi ve manevi değeri olan tuğlaların izini günümüze kadar taşımaktadır.

Kaynak: İHA