Kayseri Deniz Postası gazetesi imtiyaz sahibi Azim Deniz'e yaptığı önemli açıklamalarda bulundu.
"ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMAYAN BEDELİNİ ÖDER"
Bu milletin 27 gün meydanlarda yazdığı destanın bütün bu süreci yöneten emperyalist güçlerin korkulu rüyası olduğunu söyleyen Oğan, "Bugün devlet yetkilileri içerisinde 15-16 Temmuz girişiminin bütün boyutlarıyla Türkiye'yi nasıl işgal edilecek Türkiye nasıl parçalanacak Türkiye nasıl kaos süreci yaşayacak bütün boyutlarıyla vakıf olması gerekenler bu plana vakıf olmuştur. Vatandaşlarımız rahat olsunlar bu milletin 27 gün meydanlarda yazdığı bu destan bütün bu süreci yöneten emperyalist güçlerinde korkulu rüyası olmuştur. Bu millete rağmen bu tür işler yapamayacaklar. Bu ülkeyi bölemeyeceklerini gördüler. Bunun içerisinde bu işe bulaşan herkes de hesabını verecek. Yoksa biz 240 şehidimizin vebalini bu meydanlarda günlerce nöbet tutan vatandaşlara bunu anlatamayız. Kim neyi üzerine alıyorsa alsın eğer üzerine düşeni yapmazsa onlarda bunun bedelini öderler" dedi.
"TÜRKİYE’YE BİR HARİTA DAYATIYORLAR"
AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi Oğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Devletin içerisinden devletin imkanlarını kullanarak yeniden bir kalkışma değil ama farklı şekilde. Bunların hepsi bir maşa dedim ya esas itibariyle bu işin sahipleri uluslar arası merkezler farklı şekilde Türkiye’ye bir harita dayatıyorlar. Bu işin temeli budur bunu vatandaşlarımıza açık söyleyelim. Bu bir proje olarak Türkiye’ye dayatılıyor ve Türkiye’nin diz çekmesi, Tayyip Erdoğan'ın diz çökmesi ve bu dayatılana razı olması hedefleniyor. Farklı şekillerde yani bu finansal spekülasyon yapabilirler Türkiye’nin ekonomik çıkarlarını baltalayabilirler zaten bunu uzunca zamandır yapmaya çalışıyorlar. Bu büyük boyutlara ulaşabilir. Terör örgütleri üzerinden şehirlerde canlı bombalar, bombalı araçlar, terör saldırıları, bunlar üzerinden Türkiye’ye yara vermek ve diz çöktürmek isteyenler olacaktır. Burada etnik mezhebi, dini farklılıklar üzerinden bir provokasyon yaparak iç çatışma zeminleri, toplumda ki fay hatlarının kırılması için adımlar atılabilir fakat, bizim devletimizde milletimizde bu tür saldırılara şerbetlidir biz bin yıldır bu coğrafya da bu saldırılara maruz kalarak var oldu. Ve hep savaşarak buralara geldi. Savaş bizi diri tutar. Savaşta biz demiyoruz ki kan dökelim can alalım ama bu ülke her zaman için bu millet bin yıldır bu coğrafyada direnerek, savaşarak mücadele ederek var oldu."
"ARTIK ESKİ TÜRKİYE YOK"
Oğan, 15 Temmuz'un en önemli olumlu yönlerinden birisini de şöyle anlattı: "Milletin tekrar kim olduğunu hangi coğrafyanın bekçisi olduğunu misyonunun ne olduğunu ve nasıl birlik beraberlik içerisinde bu saldırılara göğüs gerebileceğini yaşayarak görmesi oldu. Ben buradan çok fazla bir şey tutturamayacaklarını ama tabi bir takım zararlar bedeller ödeyeceğiz ama artık eski Türkiye yok. Bedel ödediği kadar bedel ödetmesini bilen bir Türkiye var. Bu yapı zaten askeriyeye sızacak polise sızacak, yargıya sızacak bürokrasiye, medyaya, iş dünyasına sızacak ama siyasi partilere sızmadı demek saflık olur. Sadece Ak Parti açısından değil bütün siyasi partilerimiz bu yapının tehdidiyle karşı karşıyadır. Yani CHP’de, MHP’de zaten HDP bu Türkiye’nin bölünme ve işgal sürecinde 15 Temmuz darbe kalkışmasının bir parçasıdır. Bu projenin bir parçasıdır. Burada partilerin kendisini temizlemesi siyasi partiler bir yönüyle sivil kuruluşlardır. En büyük halkın örgütlenme imkanı bulduğu örgütlü kuruluşlardır. Bu çerçevede siyasi partilerin hepsinin kendi içerisinde, kendi gelenekleri ile tasfiye temizlik yöntemi geliştireceğini düşünüyorum. Tabi Ak Parti’de de b unlar konuşuluyor. Vatandaşlarımız istiyor ki Bir anda her şey olsun bitsin. Bu süreçler kolay süreçler değildir. Bu süreçlerde en fazla şuanda ihtiyacımız olan milletin birliğini bütünlüğünü sağlayabilmek. Partilerinde birliğini bütünlüğünü sağlayabilmek. Yani ne söylersek söyleyelim bugün sivil siyaset Türkiye’de milli iradeye yansımış ve 15 Temmuz olayını bozanda sivil siyasetin güçlü olmasıdır. Sivil siyasete zarar verecek zaafa uğratacak bir adım tamamlamak gerekir. Bu tasfiye mutlaka yapılmalı ama partiler kendi yaklaşımları çerçevesinde kendi iç yapısını herkesten daha iyi bilir. Parti yönetimleri bunların kararlarını alıp bu süreci işletecektir. Ben Ak Parti ‘de de böyle bir sürecin başlayacağını düşünüyorum. Bugünden yarına değil biraz daha sabırlı olarak özellikle ben vatandaşlarımıza kızgınlık ve öfkeyle çünkü yapılan girişimi bu millet hak etmedi. Yapılan girişim çok haince ve alçakçaydı. Yani bizim içimizden görünüp de bizim paramızla aldığımız silahları emanet ettiğimiz devletin imkanlarını emanet ettiğimiz insanların bizi sırtımızdan bıçakladığı bir süreci yaşadığımız için bu travmayı atlatmak kolay değil. Vatandaşlarımızda bunun öfkesi var ama öfkeyle kalkan zararla oturur. Zaman içerisinde Ak Parti’de dahil bütün siyasi partiler kendisini temizleyecektir. Bu açıdan biraz sabırlı olmak gerekir."