Törende konuşan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "23 Ağustos'ta S-300'ler, NATO görevi yapan Türk F-16'larını radar kilidine aldılar. Kötü komşumuzun bu yaptığının görülmesi, anlaşılması ve anlatılması lazım. Bu kadar aleni şımarıklık, bu kadar pervasızlık kabul edilemez" dedi.
Türk Silahlı Kuvvetlerinde bir üst rütbeye terfi eden personelin rütbe işaretleri, Millî Savunma Bakanlığında düzenlenen törenle verildi. Törene Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Gülan ve Bakan Yardımcıları Yunus Emre Karaosmanoğlu, Şuay Alpay, Alpaslan Kavaklıoğlu ve Muhsin Dere ile katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törende terfi eden 29 general/amiral, 31 subay ve 12 astsubay yeni rütbe işaretlerini aldı. Törende konuşan Bakan Akar, tayin ve terfilerin askerî personel açısından önemli olduğunu belirterek, bir üst rütbeye terfi eden personeli tebrik etti. Ağustos ayının "zaferler ayı" olduğunu belirten Bakan Akar, Türk tarihinin istikbalini, geleceğini ve bekasını belirleyen büyük savaşların bu ayda gerçekleştiğini söyledi.
100 yıl önce Türkiye'nin bir "işgal girişimine" maruz kaldığını anımsatan Bakan Akar, "Bizim milletimizin ruhunda, DNA'sında esaret olmadığını herkesin bilmesi lazım. 'Ya istiklal ya ölüm' diyerek her zaman olduğu gibi bu badireyi de çok şükür başarılı bir şekilde atlattık" diye konuştu.
Rütbeler yükseldikçe görev ve sorumlulukların da arttığına dikkati çeken Bakan Akar, personelin görevlerini yaparken bir önceki günden daha fazla çalışmaları gerektiğini vurguladı.
Son dönemde dünyada çok ciddi gelişmeler yaşandığının altını çizen Bakan Akar, "Ekonomik kriz tüm dünyayı sarmış vaziyette, şu ya da bu şekilde herkes bu krizle mücadele ediyor. Bir taraftan tahıl gıda krizi var diğer taraftan, buna bağlı olarak güvenlik krizi var. Biz bu tahıl krizini çözmeseydik Afrika'da güvenlik sorunları çok daha büyük boyutlara ulaşacak, çok ciddi sorunlara sebebiyet verebilecekti" dedi.
Bakan Akar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, Türkiye Cumhuriyetinin uluslararası alanda kişilikli ve kimlikli politikasıyla "özne" haline geldiğini, etki alanının genişlediğini söyledi.
TSK'nın Cumhuriyet tarihinin en yoğun en kapsamlı operasyon ve tatbikatlarını yaptığını belirten Bakan Akar, sınırların içinde ve dışında, Libya'da, Azerbaycan'da, Somali'de, Kosova'da, Bosna'da, Mehmetçik'in Türk bayrağını dalgalandırdığını kaydetti. Bakan Akar, terörle mücadele operasyonlarının, en son terörist etkisiz hâle getirilinceye kadar devam edeceğini söyledi.
"Bu kadar aleni şımarıklık, bu kadar pervasızlık kabul edilemez"
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Yunanistan'ın son dönemde yaptığı hava ihlalleri ve tacizlere de değinerek, "Ege'de maalesef bu kötü komşu ha bire, çeşitli şekillerde taciz ediyor. Şunu açıklıkla bir daha belirtelim, deniz, kara ve hava kuvvetlerimiz herhangi bir taciz olduğunda asla taviz vermiyor, vermeyecek" ifadelerini kullandı.
Yunanistan'ın Lozan ve Paris Antlaşmalarına aykırı şekilde Ege'deki adaları silahlandırdığını belirten Hulusi Akar, sözlerine şöyle devam etti:
"23 Ağustos'ta bir hadise oldu. Geçmişte hava sahamızı savunmak için uzun menzilli bölge hava savunma sistemleri için Amerikalılarla görüştük, Patriot hava savunma sistemini vermediler. Fransızlarla görüştük, SAMP-T'yi vermediler. Bunun üzerine gittik biz S-400 aldık. Yer yerinden oyladı, 'nasıl alırsınız' diye. Şimdi 23 Ağustos'ta bunun bir alt modeli S-300'ler, NATO görevi yapan Türk F-16'larını radar kilidine aldılar. Kötü komşumuzun bu yaptığının görülmesi, anlaşılması ve anlatılması lazım. Bu kadar aleni şımarıklık, bu kadar pervasızlık kabul edilemez."
Yunanistan'ın, "uçakları tanımıyoruz" açıklaması yaptığını hatırlatan Bakan Akar, "Her tarafa yayımlanmış, planlar programlar yapılmış, 22 Ağustos'ta Türk Hava Kuvvetleri unsurları ABD uçaklarına eskortluk edecek, birkaç gün sonra Yunanlılar eskortluk edecek, bu kadar belliyken 'bizim haberimiz yok' diye yalan ve inkâra başvurdu bu kötü komşu" diye konuştu.