Kayseri Haber - Geçtiğimiz günlerde İYİ Parti’den istifasının ardından AK Parti’ye geçen milletvekili Dursun Ataş ile kafede buluştuğu haberleriyle gündeme gelen İYİ Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Kazım Yücel, katıldığı canlı yayında partisinde yaşanan ayrılmalar hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
'Bu kopmalardan bazılarını yaşadık'
İYİ Partili Kazım Yücel, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Her seçimden sonra başarılı olamayan partilerde ayrılmalar yaşanır. Ana muhalefet de olsanız umutların kırıldığı ve kopmaların yaşandığı süreçler olur. Genel Başkanımız söyledi; ‘Biz gidenlerle zaman harcamayalım, gidenler gitmiştir. Türkiye’nin gündeminde birçok sorun var. Bir de bunun arkasına giden arkadaşlarla ilgili bir şey söylememe kararı almıştık ama taş olsa çatlardık’ dedi. Dağılma demeyelim ama mutlaka kopmalar olur. Bu kopmalardan bazılarını yaşadık. Ben Kazım Yücel olarak muhalefet duygusu ile yoluma devam ediyorum. Genel Başkanıma çok inanıyorum. Ama bizim dışımızda da Türkiye gündemini belirleyen bir muhalefet partisinin kalmadığını düşünüyoruz. Giden arkadaşlara söyleyecek bir şey yok. Onları geride bıraktık. Önümüzdeki hedef, iyi bir kadroyla Türkiye’yi idare etmeye yönelik bir kadro oluşturup seçimlerde toplumdan oy isteyeceğiz. Yerel yönetimde herkes Tomarza’ya baksın. Hizmette eksik yok. Temelde yapılması gerekenlerin hepsi yapılıyor. Borçlar aşağı iniyor” dedi.
'Suriyeli Sığınmacılar Kayseri'deki kültürü değiştirdi'
İYİ Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Kazım Yücel, katıldığı canlı yayında hem Kayseri’deki gündeme hem de İYİ Parti’ye ilişkin açıklamalarda bulundu.
İYİ Parti Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi Kazım Yücel, Suriyelilerin Kayseri’nin bir yarası olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Suriyeliler Kayseri’nin belki de çok ciddi bir yarası. Bir anda Kayseri’ye gelişleriyle Kayseri’deki kültürü değiştirdiler. Kayseri’deki ev kiralarını neredeyse yüzde 100 artırdılar. Kayseri kendine yetmez pozisyona geldi. Kültürel açıdan ahlakımız değişti. Eski ramazanlar böyle miydi? Bir kültürümüz var, bir milliyetçiliğimiz var. Türk toplumunun bu kadar kolay istila edilmesine rıza göstermiyorum. 10 milyonun üzerinde dış güçlerden birileri geldi. Bugün Suriye’de savaş dindi deniliyor. Suriyeliler topraklarına gitmeli. Bu süreç yine kazan-kazan politikasıyla Abdullah Öcalan canisinin üzerine sanki bir kurtarıcı gibi mal edilmesini partim esefle karşılıyor ve kınıyorum. Biz 30-50 bin devlet mensubumuzu şehit verdik. Bugün bu insanlardan kurtuluş beklemek için kendimi sınıflandırmak istemiyorum. Sanki ortada bir PKK gücü varmış gibi bir heyet kuruldu, bir İmralı’ya bir takım partilere dönüş sağlayarak büyük bir görev üstlenmiş havasında kamuoyuna anlatıldı. PKK denilen lanet örgüt PYD oldu. Bu açıklamada Abdullah Öcalan canisinin PYD’de silahlarını bıraksın dediğini duymuyorum. PKK denilen bir örgüt kalmadı. Bunların hepsi PYD oldu. PYD de Suriye içerisinde bir özerklik peşinde” ifadelerini kullandı.
