Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada tutuksuz sanık avukat Ekrem Horozoğlu, etkin pişmanlıkta bulunup tahliye olduğunu söyleyerek, "O tarihlerde bu yapı terör örgütü değildi. Melikşah Üniversitesi'nin, Burç Eğitim Vakfı'nın avukatlığını o zamanlar yaptım. 2014 Mart ayından sonra gitmedim. Fatih Özdemir, Ali Mazıcıoğlu, Mahmut Alak, Nuri Dur, Hakan İlbasmış gibi isimlerin olduğu sohbet toplantıları olurdu. Bir kısmının da avukatlığını yaptığım oldu. Sohbet toplantılarında Adliye önündeki protestolara talimatlar verilmişti, himmet de toplanırdı. Melikşah kurulduğunda, mütevelli heyeti oluşturuldu. Saklamıyorum, ben de üyesi oldum, resim gazetede yayınlandı. Gücü olan para verirdi. 2014'ten sonra istifa ettim. Orada okuyan 5 bin öğrenciden 1 tane bile terörist çıkmadı. Yasalara aykırı hiçbir suç işlemedim. İnandığım için içerisinde bulundum, kurban verdim, gazete aboneliği de yaptım, bunları saklamıyorum. İl yapılanması ile ilgili Ersin Kıranartlıoğlu, Mustafa Kirman, Ahmet Türkmen, İlhan Miraboğlu, o zamanın rektörü ve Sıtkı Baş gibi isimler vardı. Sıtkı Baş'ın manevi bir sıfatı vardı, onun dışında bir sıfatı yoktu. İmam olduğu için onu takdir ediyordum, her türlü işlerine koşturuyordum. Dershane olayları ve 17-25 Aralık sonrası ayrıldım, istifa ettim. Ben de eyaletler olduğunu duymuştum. Gülen isimli bir kişi bölge imamıydı. Gülen kod ismi mi, gerçek mi bilmiyorum. Sıtkı Baş'ı da Sıddık diye bilirdik. Adliye ayağını bilmiyorum, AHUDER'e üyeydim ama aktif olarak çalışmadım, bir yanlış görmediğim için istifa etmedim" diye konuştu.
Amerika'ya gittiğini söyleyen Horozoğlu, "Amerika'ya gittim, 3 saatlik bir geziydi. Gülen'i de ziyaret ettim ama hiçbir talimat almadım" diye konuştu.
