'İnsanın başına ne gelirse kendisinden gelir' lafı hakikaten doğru. Kendi seçimlerimiz bizi iyi ya da kötüye doğru iter. Başımıza gelenlerin aslında sorumlusu bizleriz. Ama genel de bir günah keçisi ararız. Birilerine suç atmakta üzerimize yok. Şimdi bu konu ile ilgili çok hoşuma giden bir hikaye var bunu sizlerle paylaşacağım.
"Portekizʹde 27 yaşındaki Sophie Lagoa ismindeki bir kadın sürücü, sarhoş bir vaziyette araba kullandığı gerekçesiyle trafik polisleri tarafından yakalanarak mahkemeye sevk edilir. Kadın, oldukça ağır olan bu trafik cezasından kurtulabilmek için sahasında çok iyi bir avukat olan Eduardo Borja ile anlaşır. Avukat, bütün meslekî marifetlerini kullanarak bayan Sophieʹyı ceza almaktan kurtarır. Başına gelen musibetten ders alıp uslanmayan Sophie Lagoa, beraatini kutlamak için bir bara gidip sarhoş oluncaya kadar içer. Daha sonra da yine sarhoş vaziyette direksiyonun başına geçer. Ve o sarhoş kafayla yolda giderken bir vatandaşa çarparak onu yirmi metre kadar arabasıyla sürükler. Perişan vaziyette hastaneye kaldırılan adam bütün müdahalelere rağmen kurtarılamayarak ölür.
Bayan Sophie Lagoa, hapishanenin yolunu tuttuktan günler sonra, arabasıyla çarparak ölümüne sebep olduğu adamın, kendisini sarhoş araba kullandığı gerekçesiyle ceza almaktan kurtaran avukat Eduardo Borja olduğunu öğrenecektir."
Abone Ol
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te Kayseri Deniz Postası sitemize
abone olun.