1. Yıl İstikbal Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi’nden bahsediyorum…

Hepimiz o dışarıdan çekilen ve sadece dışarıda gördüğümüz o olay ile tanıdık bu merkezi…

Peki hepimiz dışarıdan gördüğümüz o merkezin içerisini gördük mü?

Hiç içeride neler oluyor acaba diye düşündük mü?

Ben düşündüm ve gördüm, geçtiğimiz gün o merkezin içerisine girdim…

Bodrum kattan başlayıp, en üst kata kadar içerisinde ne var ne yok gördüm…

Öncelikle yazdıklarımı okurken sakın kimse o olayı meşru gibi algılatmaya çalıştığımı düşünmesin…

O üzücü hadise keşke yaşanmasaydı, keşke personel o çocuğu daha farklı şekilde ikna etmeye çalışsaydı… O olay tartışılabilir…

Ama benim o gördüklerim kesinlikle ama kesinlikle tartışılmamalı ve saygı duyulmalıdır…

Hem de öyle haber verip gitmedik, İl Müdürü ve şube müdürümüz ile habersiz bir şekilde gidip, girdik içeri…

O merkezimizde hafif, orta ve ağır düzeyde mental rahatsızlığı olan 13 yaş ve üzeri 50 çocuk, genç ve yaşlımız yatılı olarak kalıyor.

Çoğunun ailesi yok, çoğunun ailesi de engelli, çoğunun da ailesi imkansızlıklar nedeniyle getirdiği yakınına, bu merkezimiz kapılarını açmış.

63 vefakar, cefakar, vicdanlı eğitmen ve personel bu merkezde görev alıyor.

Bu sıfatları neden kullandığımı da anlatacağım…

Öncelikle o kurumun içerisinde neler var biliyor musunuz?

Bodrum katında Türkiye’de nadir olan bir sıcak su havuzlu fizyoterapi merkezi var…

Fizyoterapist eşliğinde bu rahatsızlığı olan vatandaşlarımıza tedavi imkanı sunuluyor.

Hani dışarıda görsek ağız burun kıvıracağımız, ya da görmezden geldiğimiz o insanlarımıza devlet öyle güzel bir kapı açmış ki, hem hayata yeniden kazandırmaya çalışıyor, hem de sıcak bir yuva oluyor.

Hafif mental rahatsızlığı olanlar için ayrı bir oda, orta için ayrı ve ağır mental rahatsızlığı olanlar için apayrı bir oda var…

Odaları tek tek gezdik, rahatsızlığı olan vatandaşlarımızın hepsi ile selamlaştım, sarılmaya o kadar ihtiyacı var ki o çocuklarımızın, gençlerimizin, çoğunu ciğerime bastım desem yeridir.

Hani o olayda oyun oynama meselesi yüzünden küsüp, içeri atılmaya çalışılan çocuğu da gördüm…

Keyfi yerinde, Türkiye gündemine düştüğünü bile bilmiyor, her şeyden habersiz ama o görevden alınan öğretmenini soruyormuş sürekli diğer öğretmenlere… O gün merkezden kaçmaya çalışıyormuş, sürekli kaçmış, personel yakalamış, yine kaçmış, sonunda üzücü o hadise meydana gelmiş, şimdi öğretmenim de öğretmenim diyormuş…

Neyse…

Ağır mental olanlar var ve o koca koca insanların altını değiştiren personeller var, gece başlarında nöbet tutan personeller var… Hani vefakar ve cefakar dedim ya… Bunları yazmaz, söylemezsem ve sizler de bilmezseniz hepimizin üzerinde vebal kalır.

O zaman nasıl o üzücü hadiseyi yazmışsak, bugün bu vefalı ve vicdanlı işleri de yazmalıyız..

Merkezin içerisinde ne istiyorsanız varama ne istiyorsanız…

Sinema salonu, beş yıldızlı otel konforunda odalar, fizyoterapi odası, hemşire odası, her vatandaş için ayrı ayrı ilaç ve tedavilerinde kullanılan malzemeler, giysi dolapları, TV izleme odaları…

Burada satırlara sığmayacak kadar güzel işler yapılıyor, personel mental rahatsızlığı olan insanlarımızın dualarını alıyor ve sürekli söylediğim gibi bizlerin dışarıda görsek yüzümüzü çevireceğimiz bu insanlarımıza devletimiz sahip çıkmış.

Ben insanlarımızın, bürokratlarımızın, hatta ve hatta hakim, savcılarımızın bile bu rehabilitasyon merkezimize gelip içerisini görmelerini dilerim…

Çünkü hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değil…

Ve o merkezden ayrılırken, o mental rahatsızlığı olan vatandaşlarımızın yaptığı bu en altta gördüğünüz kalemlik ve anahtarlık hediyesi ile ayrıldım, yüreğimde duygu, gözlerim de yaş dolu bir halde…

Bu arada Kayseri’de 300 çocuk, 800’ün üzerinde yaşlı, 7 bin 650 ağır mental ve 2 bin yoksul ailenin üzerinde sorumluluğu olan, ‘Bir omzumda Erciyes Dağı, diğerinde Ali Dağı var’ diyen Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Nevzat Özer ve değerli ekibine de milyon kez teşekkür ediyorum. O mental vatandaşlarımızın ‘Nevzat baba’ diye sarılmalarını, şube müdürümüze ‘Kadir baba’ diye sarılmalarını hiç unutmayacağım…

Sevgili okuyucular, Devlet baba çalışıyor…

Sevgiyle kalın sevgili okurlar, sevginin bu dünyada yenemeyeceği hiçbir güç yoktur…

şeref köşe foto en alta