İYİ Partili Funda Dağ yaptığı yazılı ağ yaptığı yazılı açıklamada,, “7 Ekim’de evden uzaklaştırma cezası bulunan eşi tarafından otobüs durağında bıçaklanarak hayatını kaybeden Cevahir Çay’ın, 9 Ekim’de tartıştığı eşi tarafından başından vurularak öldürülen Gizem Vural Dik’in, henüz şokunu atlatamadan 28 Ekim’de tartıştığı sevgilisi tarafından bıçaklanarak öldürülen Çiğdem Tokgöz’ün haberi ile bir kez daha kadın cinayeti ile sarsıldık” dedi.
Açıklamasında ‘Kadın cinayetleri ülkemizde maalesef normalleşti, sıradanlaştı ve sınır tanımıyor’diyen Dağ, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hemen her gün en az bir kadının öldürüldüğü haberi geliyor. Ancak hemen gündemden düştüğünede şahitlik ediyoruz.
Kadına şiddet şehir hayatının yeni bir boyutu oldu. 2019 yılında bu güne kadar 336 kadın cinayete kurban gitti. Bu sayı, her gün en az bir kadının cinayet kurbanı olduğunu gösteriyor.
2015 ile 2018 yılları arasında toplam 1559 kadın cinayeti işlendi.
Pekii ne yapmalıyız, neden böyle acıları yaşıyor ve çocuklar annesiz kalıyor. 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi neden etkin olarak işletilmiyor. Yasanın varlığı değil, uygulanmasını sağlamak gerekli. Ancak kolluk kuvvetleri ve yargının “somut delil” talebi kadınlarımızı savunmasız bırakıyor.
Bu olaylar iyi analiz edilmeli, cinayetler bir anda olmuyor bir süreç sonucu meydana geliyor. Karakola gidiliyor,şikayet ediliyor, sığınma evinde kalıyor, uzaklaştırma kararı verilen eş kontrol altında tutulamıyor, bunun sonucunda tehdit, şiddet, ev basma, aileyi taciz, iş yerinde taciz,sürece müdahale edecek adli ve kolluk kuvvetlerinin de çaresizliği ve önleyici tedbirlerin yetersizliği sürecin cinayet ile sonuçlanmasına neden oluyor.
Bu sorunun çözümünün en önemli ayağı eğitim, öldürülen kadınların %50’ sine yakını ilkokul mezunu faillerin ise% 47’ si ilkokul %7 ‘si okur yazar % 1’ i okuma yazma bilmiyor %22’ si orta okul mezunu. Yine ekonomik zorluklarda bir neden, faillerin %30 ‘u nitelik gerektirmeyen meslek grubundan ve % 27’ si işsiz…
Sorunun çözümü için Toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine her kesime eğitimler verilmesi, eğitimlerin ana okulundan başlayarak verilmesi, kadını cinsel obje ve mal meta gibi görmeyen, arkadaş gibi gören erkek çocuklar yetiştirmeliyiz. Camilerimizde hutbelerde bu konunun üzerine gidilmesi gerekir.
İnşallah bir daha bu ülkede ve şehrimizde kadın cinayetleri yaşamayız.”
