25 Kasım pazartesi günü ‘Kadına yönelik şiddetle mücadele günü’, bu günün oluşturulma amacı kadınlara yönelik şiddetin artması dolayısıyla hem duygusal hem fiziksel şiddetin önüne geçmektir. Türkiye kadına yönelik şiddet oranlarının oldukça yüksek olduğu bir ülke olarak öne çıkıyor. OECD’nin 2019 verilerine göre, Türkiye’de kadınların %38’i hayatında en az bir kez fiziksel veya cinsel şiddet görmüştür. Bu oran, Avrupa ülkeleri arasında en yüksek oranlardan biridir. 'Kadına yönelik şiddetle mücadele günü'nün önemini ve gerekliliğine dikkat çekmek isteyen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç sosyal medya hesabından dikkat çeken mesaj paylaştı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, ‘Kadına yönelik şiddet, insanlık onuruna yöneltilmiş en karanlık ve çirkin saldırılardan biridir. Şiddetin hiçbir türlüsünü kabul etmediğimiz gibi kadına yönelik şiddeti de amasız, fakatsız ve tartışmasız bir şekilde reddediyoruz. Çünkü kadına yönelik şiddeti insanlığa yöneltilmiş bir ihanet olarak görüyoruz. Kadınların haysiyetine dokunan her türlü şiddetin karşısında durmak için ‘sıfır tolerans' ilkesiyle bugüne kadar Anayasal, yasal ve uygulamaya yönelik birçok düzenlemeyi hayata geçirdik’ dedi.
Kadına yönelik şiddetle mücadele günü:
Kadına yönelik her türlü şiddete dikkat çekmek ve farkındalık oluşturmak için dünya çapında kutlanan önemli bir gündür. Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen bu gün, kadınların maruz kaldığı fiziksel, cinsel, ekonomik ve psikolojik şiddeti sona erdirmek için harekete geçme çağrısı yapar.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un sıfır tolerans ilkesiyle bugüne kadar Anayasal, yasal ve uygulamaya yönelik yapılan düzenlemeleri açıkladı:
· Aile hukukundan doğan davalar için ihtisaslaşmış Aile Mahkemelerinin kurulması sağlandı.
· Kadınlar ve erkeklerin eşit haklara sahip olduğunu ve kadınlara pozitif ayrımcılık düzenlemesini Anayasal güvenceye kavuşturuldu.
· 6284 Sayılı Kanunla şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesini amaçlanıyor.
· Mağdurun hayati tehlikesinin bulunması halinde talebi beklenilmeksizin mülki amire bilgi verilerek geçici olarak koruma altına alınması gerekliliğini düzenlendi.
· Bakanlığımız bünyesinde Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Dairesi Başkanlığını kuruldu.
· Kadına yönelik şiddetle ilgili soruşturmaların daha etkin yapılabilmesi için sadece belirli Cumhuriyet savcılarının görev aldığı Özel Soruşturma Büroları ile Tedbir Mahkemelerinin kurulması sağlandı.
· Eşe karşı işlenen kasten öldürme, kasten yaralama, eziyet, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarının kadına karşı işlenmesi halini, cezada ağırlaştırıcı neden olarak kabul edildi.
· Kadına karşı işlenen kasten yaralama suçunu, kuvvetli suç şüphesinin varlığı halinde tutuklama nedeni varsayılan suçlar arasına alındı.
· Israrlı takip eylemini müstakil, ayrı bir suç şeklinde düzenledik. Böylece kadınlara yönelik koruma kalkanını daha da güçleniyor.
· İyi hal indirimi alabilmek için kravat indirimi olarak anılan failin duruşmada mahkemeyi etkilemeye yönelik tutum ve davranışların takdiri indirim nedeni olarak kabul edilemeyeceğine ilişkin düzenlemeyi hayata geçirildi.
