Baro Başkanı Av. Cavit Dursun, 20 Ocak'ta basın açıklaması yaparak, Anayasa değişiklik teklifi ve meclisteki 2. tur oylaması, Olağanüstü Hal Uygulamaları ve KHK’lar ile ilgili tespit, uyarı, görüş ve taleplerinde bulunmuştu. Dursun'un bu önemli tespitlerini, bir kısım çarpıtarak, adeta karalama kampanyasına dönüştürmeye çalışmıştı.
Kayseri Barosu Başkanı Av. Cavit Dursun, konu ile ilgili sosyal paylaşım sitesinden basın açıklamasını çarpıtanlara sert tepki gösterdi.
"YENİ DÜZENLEMELER HAKLILIĞIMIZI TESPİT, TESCİL VE İLAN ETTİ"
O kişiler ile ilgili 'FETÖ adına da yıllarca tetikçilik yapmış, her devirde güce, menfaat ve çıkarlarına tapan, kalemleri ve ağızları lağıma batmış bir kısım mahlukatlar' diye bahseden Başkan Dursun, tepkisini şu sözlerle dile getirdi: "Hukuk devleti, savunma ve hukuki güvenlik ilkeleri, hava kadar, su kadar ve hayat kadar, hatta bazen bunlardan bile daha önemlidir. Yaptığımız hukuki basın açıklamalarını çarpıtan, siyasi tetikçilik yapan, insanlık, adamlık ve basın ahlakından yoksun, boğazlarına kadar harama batmış ve kirli geçmişlerinde fetö adına da yıllarca tetikçilik yapmış, her devirde güce, menfaat ve çıkarlarına tapan, kalemleri ve ağızları lağıma batmış bir kısım mahlukatlar; zerre kadar şeref, basın ahlakı, kişilik, onur ve okuma yazmanız varsa, 20.01.2017 tarihli 2 numaralı basın açıklamamızı ve 23.01.2017 tarihli 684 ve 685 numaralı KHK'ları bir kez okuyun ya da idrak ve aklınız yetmiyorsa bir hukukçuya sorun bakalım. Basın açıklamamızdaki tespit, uyarı, görüş ve taleplerimizden sadece 3 gün sonra, haklılığımızı tespit, tescil ve ilan edip, adeta haykıran KHK'lar karşısında ne diyeceksiniz. ? Basın açıklamamızdan sadece 3 gün sonra, Sayın Cumhurbaşkanı ve Hükümetimiz tarafından çıkartılıp, resmi gazetede yayınlanıp yürürlüğe giren KHK ' lardaki düzenlemeler nedeniyle, yüzünüz kızarıp, özür dileyecek kadar insanlığınız, ahlakınız ve şerefiniz kalmışmı ???? Yaptıkları siyasi tetikçilik nedeniyle, bir Baronun hukuki açıklamalarını bile çarpıtan, düşünce, savunma, inanç, vicdan ve eleştiri özgürlük ve haklarına ve hukuka dahi tahammülleri olmayan, herkesi kendilerinin battığı karanlık çukurlara çekmeye çalışan, herkesi korkutup sindirmeye çalışan bir kısım mahlukat; gün gelecek yatacak bir toprak ve sarılacak bir bayrağınız bile olmayacak."
