Olay, 4 Ağustos'ta, merkez Kocasinan ilçesi Mimarsinan Mahallesi Tarsus Sokak'ta çimento firması sahibi Orhan Adıbelli'nin iş yerinde meydana geldi. Kimliği belirsiz bir kişi, iş yerine girip tabanca ile iş insanı Orhan Adıbelli'ye ateş ederek kaçtı. Vücuduna 3 kurşun isabet eden Adıbelli, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Cinayetin ardından Kayseri Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri geniş çaplı inceleme başlattı.
3 ÖZEL EKİP KURULDU
Bu kapsamda, cinayetin aydınlatılması için 3 özel ekip kuruldu. Ekipler, 270 kişi ile yüz yüze görüşme yaptı, 750 saatlik mobese görüntüsü inceledi. İncelemede, cinayet şüphelisinin Gaziantep'te yaşayan Emrah Yıldırım olduğu belirlendi. Bunun üzerine, Kayseri emniyeti Gaziantep Emniyet Müdürlüğü ile koordineli çalışma başlattı. Yapılan çalışmada Emrah Yıldırım, Gaziantep polisinin yaptığı yol uygulamasında yakalanarak, gözaltına alındı. Kayseri'ye bir hafta önce getirilen Emrah Yıldırım, savcılık ifadesinde cinayeti para karşılığında işlediğini söyleyerek tutuklandı. Öte yandan Emrah Yıldırım'ın ifadesi doğrultusunda genişletilen soruşturma kapsamında cinayete karıştıkları ve azmettirdikleri iddiasıyla gözaltına alınan 4 kişiden Sadık Onur Mert, Doğan Kılıç ve Müslüm Polat tutuklanırken, Müslüm Ede ise adliye kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ayrıca, cinayet günü iddiaya göre sahte kimlikle kiraladığı otomobille Emrah Yıldırım'a şoförlük yapan Vedat Kılıç'ın ise hala firari olduğu öğrenildi. Polis Vedat Kılıç'ı yakalamak için çalışmalarını sürdürüyor.
'2 MİLYON EURO VERECEKLERİNİ SÖYLEDİLER'
Emrah Yıldırım, savcılık ifadesinde cinayeti para karşılığında işlediğini ileri sürdü. Yıldırım, "2012 yılında kasten adam öldürmeye teşebbüs suçundan cezaevine girdim. 7 yıl cezamı çektikten sonra 19 Ekim 2019'da cezaevinden tahliye oldum. Herhangi işim mesleğim yok. Vedat Kılıç benim uzaktan akrabam olur. Sahte kimlik ile kiraladığımız araçlarla Kayseri'ye gelip, gittik. Firari Vedat ise, Orhan Adıbelli cinayetinde benim şoförlüğümü yaptı. Müslüm Polat ise cezaevinden koğuş arkadaşım olurdu. Bana tetikçilik işi bilgisi geldi. Görüştüğüm kişiler 2 milyon euro vereceklerini söyledi. Ben de yapabileceğimi söyleyince Sadık Onur Mert ile görüştürüldüm" dedi.
'CİNAYET ÖNCESİ ATIŞ TALİMİ YAPTIM'
Cinayet işlenmeden bir köye giderek atış talimi yaptığını söyleyen Yıldırım, "Bana 45'lik fişek atan tabanca ile cep telefonu verdi. Silahın ağır olduğunu söylemem üzerine, ismini bilmediğim bir köye giderek iki şarjör atış talimi yaptım. Sadık Onur Mert bana Vedat Kılıç'ı şoför olarak tayin etti. Müslüm Polat'ın yazıhanesinden 150 bin TL'yi peşin olarak aldım. Vedat Kayseri'ye giderek Talas'ta bir ev kiraladı. Ben ayrıca keşif yaparken Orhan Adıbelli'nin oğlunun evinin sitesinde bir ev tuttum. 2 hafta kaldım, amacım Orhan Adıbelli'nin bu siteye gidip gelmediğini takip etmekti. Daha sonra gece gündüz sürekli takip ettik" ifadelerini kullandı.
'AĞABEYE GELDİM DEDİM' VE 5 EL SIKTIM'
Yıldırım, olay günü alışveriş merkezinden şapka aldığını, maske ve şapkasını takarak bir büfede oturduğunu belirterek, "6 kişinin oturduğu yere doğru gittim, silahı elime aldım, 'bana o silah ne' dediklerinde 'ağabeye geldim' diyerek Orhan Adıbelli'yi hedef alıp, 5 el sıktım. 3'ünün isabet aldığını gördüm. Çizgili gömleğimi, şapkamı ve maskemi çöp tenekesine atarak, bir taksiye binip sakin bir şekilde Talas'a gittim. Sadık Onur Mert, Talas'ta saklanmamı söyledi. Rezidanslarda saklandım, sonra Maraş iline, oradan da Antep'e gittim. Orhan Adıbelli'yi öldürmem karşılığında 2 milyon euroya anlaştım ama 200 bin TL vermişlerdir. Ben bu olayı para karşılığı yaptım" dedi.
CİNAYET, HOLLANDA VE BELÇİKA BASININDA GENİŞ YANKI BULDU
Öte yandan, öldürülen iş insanı Orhan Adıbelli'nin 2012 yılına kadar Hollanda'nın Rotterdam ve Belçika'da faaliyet gösterdiği daha sonra aynı yıl, çete üyeliği ve uyuşturucu kaçakçılığı nedeniyle 8 yıl önce Türkiye'ye kaçtığı iddia edildi. İsmi Avrupa'da uyuşturucu kaçakçılığına karışan Adıbelli'nin çeşitli Avrupa ülkelerindeki banka hesaplarına bloke konulduğu belirtildi. Kayseri-Malatya karayolu üzerinde çimento fabrikası kuran Adıbelli'nin ölümü Hollanda ve Belçika medyasında da geniş yer aldı.
AZMETTİRİCİ: TANIMIYORUM
Öte yandan cinayete azmettirdiği iddiasıyla tutuklanan Sadık Onur Mert’in savcılık ve nöbetçi hakimlikte üzerine atılı suçlamaları kabul etmediği, öldürülen Orhan Adıbelli’yi tanımadığını söylediği öğrenildi.
Ayrıca şüpheli Sadık Mert’in Gaziantep’te daha önce çeşitli yaralama, gasp, yağma ve cinayet gibi dosyalarda geçtiği ve suç dosyasının oldukça kabarık olduğu öğrenildi.
GAZETECİYİ DE ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜSE AZMETTİRMEDEN YARGILANIYOR
Gaziantep’te faaliyet gösteren İleri Gazete’nin İmtiyaz Sahibi Mahmut Özkılıç 27 Nisan 2018 tarihinde evinden çıkıp işyerine gitmek üzere arabasına binerken 1 şahsın silahlı saldırısına uğramış, Gazeteci Özkılıç göğsünden ve bacağından yaralanmıştı. Hayati tehlikeyi uzun bir tedavi sürecinden sonra atlatan Gazeteci Özkılıç’ın vurulması olayının arkasında Sadık Onur Mert’in olduğu ve olayın azmettiricisinin Sadık Onur Mert olduğundan şüphelenilmesine sebep olan birçok delile ulaşılınca Sadık Onur Mert bu silahlı saldırı olayının ardından tutuklanmıştı. Özkılıç’ın silahlı saldırıya uğraması olayına ilişkin azmettirici olduğu şüphesi ile yaklaşık 9 ay cezaevinde tutuklu bulunan Sadık Onur Mert, yargılandığı Gaziantep 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından henüz yargılama devam ederken 24 Ocak 2019 tarihinde adli kontrol şartıyla tahliye edilmiş, tutuksuz yargılama devam ediyordu.