görmesine neden olur” dedi.
Bu ışınların gözde hasara yol açabileceğini söyleyen Bayer, “Kardan yansıyan zararlı ışınlara bağlı olarak ciddi anlamda gözde yanma, batma, ağrı gibi şikayetler ortaya çıkmakta. Kardan yansıyan güneş ışınları, oluşturduğu hasar neticesinde çok ciddi anlamda ızdırap veriyor. Bu etki geçici etki ama uzun süre ve devamlı maruz kalanlarda kalıcı bir hasar ortaya çıkabiliyor. Örneğin gözün arka kısmında retina tabakasında birtakım hasarlar oluşabiliyor. Buna kar körlüğü deniyor ama bu tam anlamıyla bir körlük değil. Bunu körlük olarak nitelendirmemek lazım çünkü bu körlük olarak nitelendirdiğimiz şikayetler tam anlamıyla görme kaybına neden olmuyor” ifadelerini kullandı.
Bayer tedavi şeklini ise şu sözlerle ifade etti: “Sadece o anda gözdeki etkiye bağlı geçici görme azalması ya da gözde sulanma, ağrı, batma şeklinde oluyor. Bu oluştuktan sonra tedavi etmek gerekiyor. Bu tip şikayetler oluştuğu zaman genellikle hekime müracaat edilmesi gerekiyor. Hekime müracaat edilmediğinde bol soğuk su ile yıkanması ve gözün kapalı kalması şeklinde bir tedavi öneriyoruz. Ama hekime başvurulduğu takdirde bunun tedavisi amacıyla suni gözyaşı ve yine göz kapama tedavisi öneriyoruz. Bu tip zararlı etkilerden gözü korumak için kayak gözlüğü diye tabir edilen ultraviyole ışınlarına karşı korunaklı olan gözlükler takıldığında yan etkiler oluşmuyor.”