aldıklarını ifade etti. Böyle olunca bir büyük ölçekli sanayi yerine, 10-20 küçük ölçekli sanayinin bölgede faaliyet gösterdiğini, bu nedenle de enerji tüketiminde bir eksiklik olmadığını bildiren Hasyüncü, büyük sanayicilerin de enerji maliyetlerini bahane ederek yurt dışına gitmesini önlemek için çeşitli toplantılar yapıp çözüm yolları aradıklarını kaydetti. Hasyüncü, "Yıllar önce burada bir firmayla anlaşıp doğalgaz çevirim santrali kurdurmuştuk. Onlardan belli dönemlerde ucuz elektrik alma şansımız olmuştu. Ondan sonra bölgemizin dağıtım lisansı olmasından dolayı, dilediğimiz yerden serbest tüketici kapsamında iskontolu elektrik alıp, sanayicimize de ucuz elektrik verdik. Ama bilindiği gibi, Türkiye’deki enerjinin yüzde 48’i doğalgaz santrallerinden elde ediliyor. Bunun da tamamen yurt dışına bağlı olması, enerji maliyetlerinin de Türkiye genelinde yüksek olması nedeniyle ucuz elektrik temini imkanı bulamadık’’ diye konuştu.

Ekonomist İslam Memiş uyardı! 'Siz siz olun tanımadığınız kişilerden döviz almayın!' Ekonomist İslam Memiş uyardı! 'Siz siz olun tanımadığınız kişilerden döviz almayın!'

Türkiye’de rüzgar, güneş gibi yenilenebilir enerji kaynakları olduğu gibi, termik santraların da gündeme taşınmasını, Türkiye’de bir çok kömür havzalarının ihale aşamasına gelmiş olmasını, 50 yılı aşkın bir süredir faaliyet gösteren Kayseri ve Civarı Elektrik Şirketi’nin Kayseri’de bulunmasını arkadaşlarıyla OSB yönetimiyle ve sanayicilerle görüştüklerini kaydeden OSB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hasyüncü, "Kayseri OSB’ye 300 megavatlık bir santral kazandırma konusunda araştırmalarımızı sürdürüyoruz. Bunu yarı yarıya ortaklık şeklinde de yapabiliriz. Bu elektriğin yüzde 50’si Kayseri OSB’nin, yüzde 50’si de yani 150 megavatı da Kayseri ve Elektrik Şirketi’nin olmak üzere diye hesapladık. Bunun maliyet hesaplarını çıkarttık. Danışman arkadaşlar görevlendirdik. Tabii bu kısa vadede olacak bir çalışma değil, uzun yıllara sari bir çalışma" ifadelerini kullandı.

Dünyada emsali olmayan bir şekilde elektrikte kayıp kaçak oranını binde 1’in altına düşürdüklerini bildiren Hasyüncü, sözlerini şöyle tamamladı:

''Bunun için altyapımızı yeniledik, tasarruflu aydınlatma sistemine geçtik, kabloları yer altına aldık. Elektriği nerede üretirseniz üretin, elektriği nakletme bedeli ödüyorsunuz, bunun sınırı yok. İsterseniz 1 kilometreden TEİAŞ’ın hattına elektriği verin, isterseniz 1000 kilometreden verin. Dolayısıyla elektrik naklinde bir problemimiz yok. Ama kömürü nakletmek problemli bir iş, kömürü nakletmek pahalı bir iş. Bu nedenle termik santrali kömür havzasında kurmanız gerekiyor. Kömür havzasında bir termik santral kurulurken de tabii ki çevreye duyarlı ve saygılı olacağız. Biz Kayseri OSB’de taş yünü yapıyoruz. Orada da karbonmonoksit gazını sıfıra indiren bir tesisimiz var. Yani baca gazını alıp ısı eşanjöründe yakmak suretiyle hem tasarruf sağlıyoruz ve daha az enerji kullanıyoruz hem de çevreye karbonmonoksit gazı verilmiyor. Bugün karbonmonoksitin çevreye zarar vermeyeceği bir teknolojinin bulunduğu bir dönemde, tabii ki ÇED raporları alınacak ilgili mercilerden. Bir taraftan enerji üretirken bir taraftan da çevreye duyarlılığımızı kaybetmeyeceğiz. Tabi ki bir enerji üretilecekse, orada insanlar yaşamıyorsa, çevreye de zararı en aza indirilecekse o kömür kullanılır. Allah kömür gibi bir kaynağı vermiş, bizim de bu kaynağı kullanmamız gerekir. Bugün Türkiye’nin en büyük açıklarından biri enerji ithalatıdır. Bu kadar enerji kaynağımız varken bizim de bu kaynakları kullanmamız gerekir diye düşünüyorum.''