Yağmur, "Gönlüm kırık. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik'i çok seviyorum. Benim ağabeyimdir, hürmet ediyor, muhabbet ediyorum. Bu olayın kendisi ile alakası yok. Ona şunu söylüyorum. Şems-i Tebrizi'nin bir sözü vardır. 'Bir camide, ibadet edilen bir yerde necis varsa temizlemek gerekir'. Kayseri Büyükşehir Belediyesi Kültür Dairesi Başkanı Salih Özgöncü ve ekibi benim gönlümü kırdı. Ve o ekip görevde kaldığı sürece asla Seyyid Burhaneddin’i ağzıma bile almayacağım" dedi.
Sinan Yağmur, Kitap Fuarı'nın son gününde gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu. BÜyükşehir Belediyesi'ne gönlünün kırıldığını ifade eden Yağmur, şöyle konuştu: “Sevgili Kayserililer Türkiye’de yürekten gönülden beni en çok çağıran şehir başta Kayseri’dir. Malumunuz ben Kayseri’den evliyim Kayseri’nin damadıyım. Akrabalarım ahbaplarım dostlarım çok. Bu nedenle Aşkın gözyaşları kitabını yazarken yedi seri halinde düşündüm. Şems, Mevlana, kimya hatun, Hamuş, Seyit Burhanettin, Sultan Veled, Yunus Emre, Kitabın içerisinde de bu açıklama var. Fakat ben aşkın gözyaşı beş, Seyyid Burhanettin kitabını niçin yazmaktan vazgeçtim. Bunu açıklamak için buradayım. Kayseri Büyükşehir Belediyesi Kültür Dairesi Başkanı Salih Özgöncü ve ekibi benim gönlümü kırdı. Gönlü kırılanın kalemide kırılır, yazmaz. Ve o ekip görevde kaldığı sürece asla Seyyid Burhaneddin’i ağzıma bile almayacağım. Çünkü geçmişte iki yıl önce yine gönlümü kırdılar. Sinan Yağmur olarak Seyyid Burhaneddin'i Tennuri Ateş kitabımda yazdım, Aşkın Gözyaşları 1'de yazdım, 2'de de Kayseri’yi anlattım. Kayseri’yi anlatmadığım hiçbir kitabım yoktur. Aşkın Yedi halinde Kayseri vardır. Gücün yanında Kayseri Yahyalı vardır. Son kitabım Aşkın Gözyaşı Yunus Emre’de Hunat Medresesi vardır. Şeyh Edebali'nin Yunus Emre'ye Hunat Medresesi'nde eğitim verdiği Yunus'un iki yıl Hunat Medresesi'nde eğitim verdiğini bile yazdım. Buna rağmen Kayseri’ye hizmet yapmama rağmen Büyükşehir Belediyesi Kültür Dairesi bizi bir etkinliğe davet etmedi. Bırakın davet etmeyi 7 Kasım’da yazarlar, öğrenciler diye bir projeyi ben aylar öncesinden duydum. Bizzat kültür dairesine telefon açtım. Ben Kayseri’nin evladıyım, bu kadar süre Kayseri’ye hizmet ettim. Bir kuruş ücret istemiyorum. Kayseri’ye geldiğim hiçbir etkinlikten ücret almadım. Bir kişi bile aldın desin amenna arabama atlayıp geleceğim dedim. Bana verdikleri cevap şu oldu: 'Biz programa Sinan Yağmur’u düşünmüyoruz'. Haklılar Büyükşehir Kültür Dairesi'nin Sinan Yağmur’u düşünmesi için ilk önce vefa olacak. Ne yapayım daha Kayseri’nin kültürü tanıtımı için, ne yapayım. Eğer ben Kayseri’yi tanıttığım şekilde Trabzon’u tanıtsaydım Artvin’i tanıtsaydım inanın baş tacı ederlerdi. Ben baş tacı istemiyorum, zaten Kayseriliyim. Kayseri Büyükşehir Belediyesi Kültür Dairesi Başkanı Salih Özgöncü istediği kadar yırtınsın benim gönlümdeki Kayseri sevdasını söndüremez ve beni Kayseri’den koparamaz. Onlar gidecek ben kalacağım. Onun için Aşkın Gözyaşları 5 kitabında Seyyid Burhaneddin yazılacak, milyonlar Seyyid Burhaneddi'ni okuyacaktı. Madem Kayseri Büyükşehir Belediyesi böyle yaptı. Ben de Seyyid Burhaneddin’e kıyamete kadar kalem değdirmiyorum dedim. Aşkın gözyaşları 5'ten sonra Sultan Veled ve Alaaddin Çelebi’yi de yazmam gerekiyordu. Dolayısı ile bu kültür dairesi insanların Seyyid Burhaneddin’i öğrenmesini, Sultan Veled ve Alaaddin’i öğrenmesini istemiyor. Şehrinize iyi hizmet yaptılar, Allah onlardan razı olsun."
'Gönlüm Kırık' diyen Yazar Yağmur, "Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik beyi çok seviyorum. Benim ağabeyimdir hürmet ediyor, muhabbet ediyorum. Bu olayın kendisi ile alakası yok. Ona da şunu söylüyorum. Şems-i Tebrizi'nin bir sözü vardır. Bir camide ibadet edilen bir yerde necis varsa temizlemek gerekir. Kayseri’yi seviyorum, beni Kayseri halkı çağırdığı için geldim, geleceğimde söz veriyorum bireysel olarakm çağırın yine geleceğim. Kayseri demek Mimarsinan demek, Seyyid Burhaneddin demek, Abdullah Gül demek. Salihler gelir, Salihler gider hepinize selam olsun” diye konuştu.