ederler. Nedense İslami mücadele sürecinin sadık liderlerinin şahadetleri şubat ayına denk gelmiştir. Bu şubat ayında Allah yolunda mücadele ederken canlarını veren dava adamlarının çokluğu, Müslümanları şubat ayında bu tür etkinlikler yapmaya sevk etmiştir. 1 Şubat olması nedeniyle belki Türkiye çapında ilk olan bu etkinlik en çok anlam kaybına ve anlam daraltılmasına uğrayan şehitlik kavramı üzerinde durulması gerekiyor” diye konuştu.
Şehitlik kavramına değinen Er “Şehitlik kavramı deyince aklımıza İslam dışı ideolojilerin kendi ölüleri için kullandıkları bir kavram olarak karşımıza çıkıyor. Ulusal değerler uğruna mücadele eden insanlarla kendi ölüleri için şahadet kuran kavramını kullanıyor. Bu işin bir boyutu. Bir diğer boyut ise biz Müslümanların yapmış olduğu bir daraltma diyelim, anlam sıkıştırması yani anlamı daraltıyoruz. Yanlış kullanmıyoruz, çok yönlü olan bu kavramı sadece tek bir anlama hapsediyoruz. Şahadet deyince bir müminin, bir Müslümanın hayatının son anı ölüm anı olarak algılanan bir anlam olarak karşımıza çıkıyor” şeklinde konuştu.