Ancak uygulamada yaşanan sıkıntılar ve bu ünitelerin rasyonel kullanılmaması nedeniyle zaman zaman uygun hasta yatağı bulunamaması ile gündeme geliyor. Türk Yoğun Bakım Derneği de, bu ünitelerin akılcı kullanımı ve hastalara üst düzey fayda sağlamak üzere yaşanan zorlukları masaya yatırdı.
Yoğun bakımlar, yaşamı tehdit eden hastalığı bulanan hastaların yakın gözlem ve yoğun tedavilerinin yapıldığı hayata kurtaran üniteler. Bu servislerde hastaların çoğunluğu ağır travma hastaları, organ nakli veya komplike ameliyat geçirenler, ağır zehirlenmeler ve çok çeşitli nedenlerle organ yetmezliği gelişen ve yaşamsal riski yüksek olan hastalar. Bu kesimde yer alan hastaların erken dönemde organ destek tedavilerinin uygulanması hayati önem taşıyor. Bu noktadan hareket eden Türk Yoğun Bakım Derneği, “Yoğun Bakım Ünitelerinin Akılcı Kullanımı Sempozyumu” ile mevcut durumu ve çözüm önerilerini ele aldı.
Türk Yoğun Bakım Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Uyar, “Ülkemizde bugün için mevcut olan yoğun bakım ünitesi ve hizmet verilen hasta yatağı sayıları birçok gelişmiş Avrupa ülkesinin üzerindedir. Ancak buna rağmen özellikle büyük şehirlerimizde uygun hasta yatağı bulunamamasının çeşitli nedenleri vardır. Yoğun bakım tedavisi tamamlanarak uzun dönem bakım hastasına dönüşen hastalarımız, yoğun bakım tedavisine ihtiyacı olmayan ya da tedaviden yararlanamayacak düzeyde son dönem bakım hastası haline gelmiş ve yaşam sonu bakımına ihtiyaç duyan hastalarımız, evde sağlık hizmeti ya da palyatif bakımlarda sağlık hizmeti alması gereken hastalarımızın yoğun bakım yataklarında olması en önemli nedenler arasında sayılabilir” dedi.
Prof. Dr. Uyar, Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı değerlendirmelerde yaklaşık yüzde 20 civarında yoğun bakım hastasının seviyesine uygun olmayan ünitelerde yatışı, yaklaşık yüzde 15 civarında da palyatif bakım hastasının bulunduğu, yani yüzde 35 civarında uygun olmayan hasta yatışı olduğu tespitinin yapıldığını vurguladı.
Türkiye'de yaklaşık 22 bin erişkin, 12 bin yeni doğan ve bin 500 çocuk yoğun bakım yatağı olmak üzere toplamda 35 bin yoğun bakım yatağı bulunuyor. Erişkin yoğun bakım uzman sayısı yaklaşık 200, çocuk yoğun bakım uzmanı yaklaşık 40 ve yenidoğan yoğun bakım uzmanı yaklaşık 300.
Yoğun bakımların büyük çoğunluğu Anestezi ve Reanimasyon uzmanları tarafından yönetiliyor. Türkiye'de her 10 bin kişiye 2,25 yoğun bakım yatağı düşüyor. Bu noktada ABD ve OECD’nin Avrupa bölgesi ülkeleriyle kıyaslandığında her 10 bin kişiye düşen yatak sayısı: ABD’de eyaletler arası büyük farklıklar olmakla birlikte; 1-4, İsviçre, Fransa, Hollanda ve İspanya; 0,8 - 0,9, Belçika; 2,2, Almanya, 2,5 olarak öne çıkıyor. [İHA]