Kayseri Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlediğimiz basın toplantısında da bütün gazeteci arkadaşlarımıza, mağduriyetimizin belgesinin kopyalarını verdik. Ardından, Türkiye gazeteciler federasyonu,Türkiye gazeteciler cemiyeti, Basın konseyi, Mazlumder, Baro, Kayseri gazeteciler cemiyeti ve bir çok sivil toplum kuruluşu gazetemize yapılanın bir sansür olduğunu söyleyip kınadı. 

Ulusal ve yerel bazda birçok basın kuruluşunda yer alan sansür  haberimizi bazı meslektaşlarımız görmezden geldi. Öte yandan duayen bir meslektaşımız, karşılaştığımız durumu haber olarak görmemenin yanı sıra gazetesinde bizi eleştiren bir köşe yazdı. Yazdıkları dişe dokunur öneme sahip değil. Ama bazı noktaları aydınlığa kavuşturmak gerekir. 

Bütün gazetecilerin bildiği ve sıkça kullandığı bir yöntem olarak bazı haberler önce spottan duyurulur. Bu yapılacak haberin yayınlanmadan önce daha geniş kitlelere ulaşabilmesini sağlamak için baş vurulan bir yoldur. 

Haberi spottan duyurma yöntemi ulusal gazetelerin bir çoğunda uygulanır. Öte yandan bizi bu konuda eleştiren  yandan duayenimiz de gazetesinde bunun uygulamalarını benzer şekilde defalarca yapmıştır.

İsmi lazım değil, zaten anmak da istemiyorum. Bedava reklamını yapmayalım. Ancak kendisini Kayseri yandan duayen olarak tanır.  Sokakta gezerken duyduğunu haber diye yazar. Kendisine sırrını verenleri gazetesinde yazar. Sohbet arasında geçen, doğruluk derecesi bile belli olmayan konuları köşesine taşır. Burada sözü uzatmaya gerek yok. Marifetleri kamuoyu ve bütün meslektaşlarımızca malumdur. Bilinmeyenler de bizce belgeleriyle malumdur.  İşte bu zât bizlere gazetecilik dersi vermeye kalkıyor. 

Allah’a şükür bizim alnımız açık, yüzümüz ak! Yaptığımız gazetecilikten mutluyuz. Bugüne kadar ilkelerimize ve etik değerlerimize sadık kalarak mücadele ettik. Gerektiğinde farklı işlerle uğraştık. Birlikte çalıştığımız insanların parasını sonuna kadar ödedik. Kimseye ne arkamızdan küfür ettirdik, ne de beddua. 

Biz Deniz Postası Gazetesi olarak, bu güne kadar elimize gelen belgelerin gerçekliğini araştırdık. Doğru olduğuna kesin inandığımız haberleri tereddüt etmeden yazdık. Gün içerisinde yazdığımız haberleri akşam tamamen duygusal bazı sebeplerle yayından kaldırmadık. 

Aynası iştir kişinin lafa bakılmaz. Bizim ve herkesin ne yaptığı ortada. Biz şuna inanıyoruz. Bir işi bilen yapar. Az bilen akıl verir. Bilmeyen eleştirir. Yapamayan çamur atar.

Konuyu kişiselleştirmek istemiyorum. Ama çamur at izi kalsın türünden, üzerimize atılan çamura sessiz kalacak değiliz. Herkes haddini bilsin ve işine gücüne baksın. Bizi başkalarıyla karıştırmasın. Zira tabiri caizse; biz hayatta olduğumuz sürece, kimse köpeksiz köyde değneksiz dolaşmaya kalkmasın. Çünkü!..