Öğrencilere dört sınav yapılacak, öğrenciler Cumartesi-Pazar günleri sabah ve öğleden sonra dört oturumda sınavlara katılacak.
Biz de hem çalışan hem de okuyan öğrenciler olarak sınava gireceğiz. Hem çalışan, hem okuyan diyorum ki, bu fakülteyi, bu bölümü seçmemizin esprisi de burada.
Şimdi benim hafta sonu Medya ve İletişim bölümünde gireceğim sınav kağıdımı inceledim.
Yetkililere, bu sistemi hazırlayanlara bir kaç sorum olacak.
Cumartesi günü bana 9.30’da iki ders koyan yetkililer, tutmuş diğer kalan bir dersi saat:14.00’a iliştirmiş. Peki ben sabahki sınavdan sonra evime gidiyim, geri geleyim desem, gün yetmeyecek. Gitmesem, saat:14.00’a kadar ne yapacağım? Birinci sorum bu.
Şimdi diyeceksiniz o saate kadar otur bir yerde ders çalış.
İyi de ‘Sınava girebilmeniz için gerekli belgeler dışında, yanınızda kâğıt, Kitap, defter, not vb. hiçbir doküman; cep telefonu, bilgisayar, tablet, telsiz, kamera vb. hiç bir iletişim, depolama, kayıt ve veri aktarma cihazı; ruhsatlı veya resmi amaçlı olsa bile silah ve silah yerine geçebilecek hiç bir nesneye izin verilmemektedir’ diyen sizsiniz.
Yani ne kitap, ne cep telefonu getirebileceğim yanımda. Eeee ben napıyım şimdi? Yetkililer, siz söyleyin lütfen.
Sadece cumartesi ile kalmamış aynı tarifeyi Pazar gününe de uygulamış bu yetkililer. Pazar sabah 9.30’da iki ders, 14.00’da da 3 ders sınavı koymuş.
Şimdi biz hem çalışıp, hem okuyan öğrenciler olarak kara kara düşünüyoruz: "Hafta sonu AÖFFFFF var..."