22 yaşındaki Akkız Tıraş, yaşam öyküsü ile dikkatleri çekiyor. Kayseri’nin Sarız ilçesinde yaşayan Akkız, doğum sırasında düşürülmesinin ardından omurilik felci geçirdi. Tekerlekli sandalyeye mahkum olan Tıraş, hayatını kitaplara adadı. 3 yılda 3 kitap yazan Akkız, engelli arkadaşlarına umut olmak istediğini belirterek; "Hayata bir defa geliyoruz ve bizler toplumun birer aynasıyız. Hayata küsmek yerine kendimi kitaplara adadım. Bu şekilde hayata tutundum. Kitaplarımı da bu yüzden yazdım. İnsanları tanımakta zorluk çekmiyorum. Daha çok sosyalleşiyorum” diye konuştu.
Edebiyata ilgisi olan Tıraş, lise öğreniminin ardından kitap yazmaya başladı. Genç kadın, 3 yılda anı, motivasyon ve çocuk içerikli 3 kitap yazdı. Aynı zamanda açıktan Sosyal Hizmetler Bölümü'nü okuyan Tıraş, KAYMEK'te danışma görevlisi olarak çalışıyor. Yazdığı kitaplarla hayata tutunan Tıraş, kendisi gibi olan arkadaşlarına, kitaplarıyla umut olmak istiyor. Kentte açılan kitap fuarında stant kuran Tıraş, burada insanlara kitaplarını tanıtıyor.
'Doktor bulmakta zorlandım'
Yaşadığı süreci anlatan Akkız Tıraş, "Doğuştan parapleji (omurilik felci) engeline sahibim. Bedensel engelliyim. Doğduğumda sağlıklı bir bebektim. Hemşireler düşürmüş. Aileme de söylememişler. İhmal yüzünden omuriliğim kırılmış ve yanlış kaynamış. 22 yıldır bu şekilde hayatımı sürdürüyorum. Okul hayatımda zorluk yaşamadım. Sarız ilçesinde olduğum için herkes yardım etti. Zorluk olmadı. Ama tedavi sürecinde çok zorluk yaşadım. 81 ildeki hastanelere gittim. Hiçbir şekilde bana düşürdüklerini söylemedikleri için hastane konusunda zorluk yaşadım. En sonunda filmlerimi yurtdışına gönderdikleri zaman düştüğümü anladım. Doktor bulmakta zorlandım" açıklamalarını yaptı.
'Hayata küsmek yerine kendimi kitaplara adadım'
Kitap yazmanın çocukluk hayali olduğunu dile getiren Tıraş, “Okul hayatımdan bu yana edebiyatla ilgileniyorum. Okullarda şiirler seslendiriyorum. İnsanlara anlatamadığımı ve içimde biriktirdiklerimi yazıya döküyorum. Pandemi döneminde de lise bitmişti. Ben de bunu avantaja çevirdim. Bu şekilde karar verdim. Engelli arkadaşlarıma umut olmak istedim. Hayata bir defa geliyoruz ve bizler toplumun birer aynasıyız. Hayata küsmek yerine kendimi kitaplara adadım. Bu şekilde hayata tutundum. Kitaplarımı da bu yüzden yazdım. İnsanları tanımakta zorluk çekmiyorum. Daha çok sosyalleşiyorum” ifadelerini kullandı.
‘İnsanların tanıması beni mutlu etti’
Üniversite öğrenimine değinen Akkız Tıraş, "Sosyal Hizmetler bölümünü açıktan okuyorum. İkinci sınıfım. KAYMEK'te danışma görevlisi olarak çalışıyorum. Birinci kitabım 'Akkız zor sınavlar güçlü insanlar yetiştirir'. Kendi hayatımdan örneklerle anı tarzında yazdım. İkinci kitabım ise 'Motivasyon'. Kişisel gelişim kitabı. Gençler için yazdım. Gençlere örnek olmak adına yazdım. 3'üncü kitabım da 'Mavi adalarda hayallere yolculuk'. Çocuklar için masal kitabı. Kitaplarımı okuyanlardan olumsuz tepkiler almadım. Hep olumlu tepkiler aldım. Kendilerine örnek olduğumu ve güç verdiğimi söylediler. Kitaplarımı başarılı buldular. Birinci ve üçüncü kitabım daha çok tutuldu. Birinci kitabım çok sevildi. Bir süre sonra tanınmaya başladım. İnsanların tanıması beni mutlu etti. Çok güzel tepkiler aldım" dedi.
‘Aslında eksiğimiz yok, farkımız var’
Sağlıklı insanlara çağrıda bulunan Akkız Tıraş, şöyle konuştu: "Bizler bu hayata bir kez geliyoruz. Bu hayatı kendimize zindan etmeyelim. Umutla yaşayalım. Yapabileceklerimizin farkına varalım ve kendimizi geliştirelim. Hayata bir kez geliyorsak dolu dolu yaşayalım. Bizler toplumun birer aynasıyız. Bizi kendiniz gibi görebilirsiniz. Aslında eksiğimiz yok, farkımız var. Çünkü yeteneklerimizin farkındayız. Eksiğimizin farkında değiliz. Bizler de sizlerle aynıyız. Sadece görünüm olarak farklıyız. Bir değişiklik yok."