Yazılı açıklama yapan Saadet Partisi Melikgazi İlçe Başkanı Sinan Aktaş, şunları söyledi: “Fatih sultan Mehmet Kayseri kalesinden kat be kat daha büyük olan Rumeli hisarını 3 ayda yaptı. Ama Akpartili bir belediye Küçücük bir Kaleyi 7 yılda zar zor tadilatını ve düzenlemesini yapabildi. Bu kıyası düşündüğümde atlarla yeniçerilerle 21 pare top atışı ile kalenin açılışını Fatih Sultan Mehmet görse ne düşünürdü gerçekten hayal edemiyorum.
Büyük bir şatafatla açılışı yapılan Kayseri kalemizi geçtiğimiz gün gittim ve gezdim. Meydan tarafından İçeri girdiğimde çok az bir çimenlenmişalan,saksılarda ağaçlar 3 kafeterya,giriş kapısının hemen sağ tarafına yerleştirilmiş strafordan yani bildiğimiz köpükten yapılmış dışı boya ile desenlenmiş bir top (Neyseki sonra o topu olduğu yerden tamamen kaldırmışlar ) ve kalan kısımların tamamı taş döşenmiş bir alan.
Surlara çıkış merdivenleri tamamen kapatılmış,surlara mutlaka çıkılmalı ve oradan kayseri seyredilmeli değilse kale kale olma anlamını yitirir.
Sanatçılar sokağını inanın araya arayı zor buldum. Kazancılar tarafından giriş kısmında surlara çıkılan bir merdiven var oradan çıktımki iki sur arasına sıkıştırlımış daracık bir alanda stantları gördüm. Orada bir masaya yaklaştımdedimki sizi neden böyle kuytu köşe bir yere attılar. Biz bunu dile getirdik başkana söyledik ve düzeltmelerini istedik dedi. Esasen sanatçılar sokağı denince çok daha farklı sanat alanlarının olacağı bir sokak beklemiştim. Ama oda benim için bir hayal kırıklığı oldu.
Sanatçıların kalenin meydan girişinde hemen sağda ve sol tarafta olmalı ve canlı olarak sanatlarını icra eder bir faaliyet içinde olmaları gerekir. Mesela bir ressam karışışında bir kişi oturmuş ve canlı olarak resmini çiziyor. Bir diğeri Ebru yapıyor vs. Kale içine bu tarz bir ruh verilmediği sürece kale sadece bir müzeden ibaret olur.
3 kafe var oturma alanı sınırlı daha çok insan gelse oturacak yer yok.
Gençlerimiz kaleye gelirmi hiç sanmıyorum. Ciddi aktiviteler olmadığı sürece gençlerin kale içine gelmesi mümkün değil çünkü bugünki gençliğin ilgisini çekecek hiçbir şey yok.
Kaleyi gezerken karşımdan gelen bir vatandaşdediki ya bunca sene beklettiler bunumu yapmışlar gerçekten hayret. Diyerek tepkisini dile getirdi. Diğer taraftan çimlerin kenarında oturan iki amcam aralarında sohbet ediyor. Ya bunca parayı buraya harcamak doğrumu arkadaş,insanlarişsiz, insanlar aç taşmı yiyecek bu insanlar böyle şey olurmu diye aralarındaki sohbetlerine şahit oldum. İstisnaları bir kenara bırakırsak vatandaşın kahir ekseriyeti böyle düşünüyor.
Yani 40 trilyonu buraya harcayacağınızı bir fabrikaya veya bir üretim alanına yatırım yapsa idiniz kayserimizdeki 120 bin işsizden bir kısmı iş bulma imkanı elde ederdi.
Sn Başkan Memduh Büyükkılıç beyin ifadesiyle 1.2 katrilyon borcu olan bir büyükşehir belediyesi Kayseri kalesi için harcadığı 40 trilyon nasıl bir hesabın ürünüdür anlamak gerçekten mümkün değil.
Yatırım yapan belediye borçlanır diyorlar. Bize göre borçlanmadanda yatırım yapılabilir ama madem bu parayı harcadınız peki kayseriye bunun katma değer anlamında nasıl bir katkısı olacak,geri dönüşü nasıl olacak.
Eskiden şehir merkezinde gezen birkaç turist görürdük Şimdi bir tane bile rastlamıyoruz.
Eskiden kale içerisinde esnaflar varken bir ticaret bir alış veriş bir hareket var idi. Bugün maalesef kale içinde sessizlik,saksıda ağaçlar ve taşlar var.
Yazık gerçekten yazık.” Kurumsal