Uluslararası Kapadokya Müzik Festivali kapsamında Kayseri’ye ilk kez gelen Klasik Keyifler Müzik Derneği, Mimarsinan Parkı içerisinde bulunan Selçuklu Uygarlığı Müzesi’nde dinleyici ve müzisyenler ile buluştu.
Ufak oda müziği grupları konserleri ve atölyelerini değişik ve yaratıcı şekillerde organize etmek ve sunmak için oluşturulmuş bir organizasyon ağı olan Klasik Keyifler Festivali kapsamında yapılan konserde Klasik Türk Müziği’ne yer verildi. Sanatçılar ud, kanun, klasik kemençe ve ritim aletlerini kullanarak dinleyenlerine keyifli anlar yaşattı. Çalgı aletlerinden udu Oya Levendoğlu Öner, kanunu Emre Erdoğan, klasik kemençeyi Nermin Kaygusuz ve ritim aletini ise Dilara Bayram çaldı.
“KAYSERİ’Yİ ÇOK MERAK EDİYORDUK”
Kayseri’ye gelmeden önce şehri çok merak ettiklerini söyleyen sanatçı Nermin Kaygusuz,“Konser sonrası Kayseri’yi doya doya gezmek, tarihi mekânlarını görmeyi ve kültürünü yakından tanımak istiyoruz” dedi.
“NOTA SİSTEMİ ÜLKEMİZDE 20.YÜZYILDAN SONRA YAYILMAYA BAŞLADI”
Kaygusuz, barok müzik ve tarihi hakkında bilgi verdikten sonra notanın ve nota kullanımının ülkemize 20. yüzyıldan sonra geldiğini ve hatta 20.yüzyıldan sonra yaygınlaşmaya başladığını söyledi.
Gurubun sözcülüğünü üstlenen Nermin Kaygusuz dinleyicilere konser öncesi yaptığı açıklamada şöyle konuştu: “Barok müzik dönemi 1600 yıllarında ilk opera denemesi olan Dafne Operası ile başlamıştır. 150 yıl süren dönemin en ünlü bestecisi J. Sebastian Bach öldüğünde bu dönemde sona ermiştir. Görkem, canlılık, renklilik ve şatafat müziklere yansımıştır, yüksek sesler kullanılmaya başlanmıştır. Çalgı grupları aralarında atışmaya başlamış zıtlıklar bu dönemde ortaya çıkmıştır. Barok dönem müziği ahenkli ve zengindir. Ayrıca nota kullanımı ülkemize 20. yüzyıldan sonra geldi ve hatta 20.yüzyıldan sonra yaygınlaşmaya başladı.”
