Bu cennet vatan uğruna canını veren şehitlerimize minnetle, şükranla yad ediyor, ruhlarına dualar okuyoruz.
Ancak öyle şeyler okuyoruz ki aklımız almıyor. Bu ülkenin bir insanı nasıl böyle sözler söyler beynimiz yanıyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde milletin vekilliğini yapmış, Türkiye Cumhuriyeti'nin eski bir milletvekilinin "Askerlerin görevi hayatını vermek, bunun için maaş alıyorlar, bana ekstra bir iyilik yapmıyorlar" sözleri tepkilere sebep olmuştu. O zamanlar yaklaşık 14 bin tweet ile TT ve sosyal medyanın gündemine oturmuştu.
Bu yaşananlardan sonra bir askerin sosyal medyada konu ile ilgili paylaşımına denk geldim. Siz değerli okuyucularımızın yutkunarak okuyacağı o mesajı sizinle bu köşeden paylaşmak istedim.
"Siz Maaşlarımızı Veren Halkımız; Bugün Nasıl Ölelim İstersiniz? Bombalı Araçla mı ?Pusuya Düşerek mi ? Yoksa Mayına mı Basalım İsterseniz? Soğuktan mı Ölelim? Ya da Eşimiz Aş Erdiği İçin Gecenin Bir Yarısı Markette, Manavda Kafamıza Kurşun mu Yiyelim? Size Hangisi Uyar ? Bir Senelik Evli mi Ölelim Yoksa Doğmamış Çocuğumuzun Hasretiyle Beklerken mi ? ATM'den (Ölmek İçin) Çektiğimiz Paranın Hakkını Vererek mi ? Yoksa Eşimizle Çarşı-Pazardayken Arkamızdan Vurularak mı Ölelim ?Bir Çoğumuz Nişanlı, Evlilik Hayaliyle mi Ölelim? O Şanlı Türk Bayrağımız Toprak Eve mi Asılsın Yoksa Tek Göz Eve mi ?Bugün Hangi Şekilde İstersiniz ? Maaşımızın Hakkını Nasıl Ödeyelim İstersiniz ?"
Evet, utandık değil mi?
Sözün bittiği yer sanırız tam da burasıydı aslında..
Bu tartışmaların ardından şehit haberleri bitmedi, gelmeye devam etti.
Askerlerimiz yine şehit olmayı sürdürdü.
Doğuda, hatta Karadeniz'de teröristler yine kalleşçe saldırıyor.
15 yaşındaki çocuğa bile acımadan kıyıyorlar.
Peki o sözlerin sahibi milletin vekili;
"Bugün Nasıl Ölelim İstersiniz?"
