Birazdan kısa ve öz şekilde anlatacağım olay eminim yine sizleri hayretler içerisinde bırakacaktır.

Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bizzat tanık oldum. Her insan özgürdür, asla giyimine kuşamına, davranışlarına karışmam, karışamam da zaten. Ama bu kız çocuğunun göbeğine taktığı demir parçası bile görünür bir vaziyette duruşma salonunda olması dikkatimi çekti. Daha 18'ine yeni girmiş kız mağdur taraftaydı, 40 yaşlarında, elinde baston ile bir kadın da sanık sandalyesinde, bazı gelmeyen erkek sanıkların da ismi geçti. İçimden 'Sanırım yine bir cinsel istismar' davası diye geçirdim. 

Lakin yanıldığımı anladım. Sanık sandalyesinde oturan kadın, bu mağdur kızın, en yakın kız arkadaşının annesiymiş. Mağdur kız ile en yakın kız arkadaşı evden kaçmışlar. O sanık sandalyesinde oturan kadın ve eşi ile 2 oğlu bu iki kızı yakalamışlar. Eve götürüp, yer misin yemez misin? İkisini de dövmüşler. Mağdur kızın da cep telefonunu kimseyi aramasın diye almışlar.

Kadın sanık mahkemede "Bu kız benim kızımı kötü yola düşürüyor. İki kez evden kaçırdı, kötü yollara sevk etti" diyor. Mağdur kız ise çok rahat bir şekilde verdiği ifadesinde "Arkadaşım ailesi ile birlikte kalmak istemiyor. Bizi önce inandırdılar, kandırdılar. Eve götürüp ikimizi de çok kötü dövdüler. Benim de telefonumu aldılar. Daha sonra jandarmadan tekrar aldım" diyor.

Yani anlayacağınız bir aile kendi kızlarını korumak isterken, 'gasp' ve 'yaralama' suçlarından Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanıyor.  Tabii ki bu ailenin yaptıklarını hiç bir şekilde onaylamıyorum. Bu dünyada hiçbir zaman hiçbir sorun şiddetle çözümlenmemiştir. 

Peki bu iki şımarık kız çocuğunun aile hayatı nasıl yeniden düzelecek? 

Neyse bu sorunun cevabını da yetkililer cevaplasın.