Kocasinan Belediyesi daha önceki yıllara göre daha bir atağa geçti,hizmet kalitesini artırdı diyebilirim.

Yalnız öyle bir asfaltlamaya şahit oldum ki, akıllara durgunluk verir.

Zannedersem o asfalt yapılan yeri Başkan Bekir Yıldız’da görse ilk diyeceği şey, “Bu ne kardeşim, burası ne böyle” olurdu.

Görmüş olsa kesin duruma el kordu, demek ki görmemiş…

Bir yol düşünün, burası  asfaltlanıyor , ancak yolun kenarında yeni bir bina yapılıyor.Binanın  demirleri de asfalt yapılan yola yıkılmış.

Kocasinan Belediyesi’nin asfaltlamasını yapan görevliler  binanın demirlerini yoldan çektirtmek yerine  asfaltı çekmişler.

Düm düz giden asfalt yol, birden yeni yapılan binaya feyk  atarak sollamış , sonra yeniden düzelmiş.

Böyle bir asfaltlamaya 40 yılda bir de rastlayamazsınız. O asfaltlamanın başında bulunan görevli her kimse sormak lazım; O yapılan bina sana mı ait,babana mı,yoksa bir yakınına mı, değilse niçin böyle bir şeye göz yumdunuz ?

Bu kadarına da pes doğrusu !

Bu ülke okunmuş,üflenmiş

Darbe ve Muhtıraları Araştırma 28 Şubat Alt Komisyonu Başkanı  ve aynı zamanda AK Parti Kayseri Milletvekili olan Yaşar Karayel , her darbenin ülkeye ekonomik olarak ağır faturalar ödettiğini belirtiyor.

Karayel, “Tansu Çiller’in söylediğine göre sadece 28 Şubat döneminde, 2001 krizinde ülkenin kaybettiği para 251 milyar lira. Sayın Ali Babacan da darbelerin ülkeye toplam maliyetinin 381 milyar dolar olduğunu söyledi. Bugün Türkiye’nin bütçesi bu kadar değil. Bunlar ülkenin milletin cebinden çıktı. Hortumculara, vurgunculara, soygunculara, çok az sayıdaki kendini ayrıcalıklı gören, millete rağmen Türkiye’yi idare etmek isteyenlerin cebine gitti” ifadelerini kullanıyor.

Terör’ün ülkemize maliyetinin ise kimilerine göre 300 Milyar Dolar, kimilerine göre ise 600 Milyar Dolar.

Sadece darbe ve Muhtıralar ile teröre giden paralar korkunç boyutlarda. Bu paraların yarısı bile koca ülkenin kasasında yok.

Demek ki ülkemizin düzlüğe çıkması için darbe ve Muhtıralar ile birlikte terör’ün bitirilmesi gerekiyor.

Yüzlerce Milyar Dolarların gittiği bir ülke ayakta kalabilmiş ve ekonomisi çökmemişse, insanın aklına “BU ÜLKE OKUNMUŞ ÜFLENMİŞ” demekten başka bir şey gelmiyor.