Evli bir çift ile sonradan görme abla ve eniştenin hikayelerinin anlatıldığı oyunda tatile gitmeye hazırlanan abla ve kardeş, havaalanındaki greve yakalanıyorlar ve uçuşları erteleniyor. Fakat eve geldiklerinde büyük bir sürprizle karşılaşıyorlar. Şuayip ve Haldun'un, içinde bulundukları durumundan kurtulmak için çabalamaları ve düştükleri komik durum anlatılıyor.
Kısaca tam bir kahkaha tufanı.Seyredemeyenler adına üzülmedim dersem yalan olur.
Bu Tiyatro eserinin ilimizde sahnelenmesini sağlayan ve bizzat organizesini yapan sevgili kardeşim İbrahim Altıntaş’a sahsım ve tüm tiyatroseverler adına teşekkür ederim. Herkesin para kazanma telaşına düştüğü günümüzde hiç bir çıkar gözetmeden, her türlüğ fedakarlığı gösteren sevgili meslektaşımı yürekten kutluyorum.
24 kasım öğretmenler günü’nü kutladık.
Öğretmenlerimizin büyük çoğunluğu çeşitli nedenlerden dolayı mutsuz.
Onların sesini elimizden geldiğince duyurmaya çalışıyoruz.
Dersanelerin kapatılmasının ülke gündeminde olduğu bir dönemde okullardaki eğitim- öğretim tartışılmaya başlandı.
Öğretmenlerimiz hiç kusura bakmasınlar ama onların da kendilerini biraz yargılamaları lazım.
İnternetin çıkması en çok onların işine yaradı.Öğrenciye ödev verirken internetten veriyorlar.veliler ve öğrenciler evinde internet yoksa ödev çıkarabilmek için internet cafeleri dolaşıyorlar.İnternetten hazırcılık yapılıyor.
Öğrencilerin o ödevleri doğru dürüst okuduğunu zannetmiyorum.
Aslında ders kitaplarını tüm kaldırmak lazım.
Ders kitapları işe yarıyorsa niçin velilere onca dergi aldırtılıyor.
Öğrenciyi ve dolayısı ile de velileri düşünen bir öğretmen illaki ‘Şu dergileri alacaksınız’ diye şart koşmaz.
Dergi satılacak ki birileri de para kazanacak.
Okullarda eğitim seviyesinin düştüğü için bu kadar çok dershane var.
Geçmişte ne ne internet vardı, ne de dergiler vardı.Eğitim seviyesi ise şimdikinden kat kat yüksekti.
ÖĞRETMENLERİMİZ açıkça kitap okumaya özendirecekleri yerde öğrenciyi internete özendiriyorlar.Bunları yazarken de internete karşı değilim.
Tartışılması gereken internetin yararları kadar verdiği zararlar.Teknolojinin bizler nimetlerinden yararlanırken,olumlu yanlarından çok olumsuz yönlerine daha çok itibar ediyoruz.
Bir çok okulda öğretmenlerimiz maalesef eğitime ticari olarak bakıyorlar.Öncelikle bu dergi zorlamalarının okul hayatından çıkarılması lazım.
Günümüzde öğretmenlerin değiştiği kadar öğrenciler ve öğrenci velileri de değişti.Bir veli çocuğunu okula yazdırırken öğretmene, “Eti senin kemiği benim” derdi.
Şimdi ise öğretmen hangi nedenle olursa olsun öğrenciye birşey söyleyemiyor.Ya öğrenci karşısına dikiliyor,ya da velisi “Sen benim çocuğuma nasıl kızarsın” diye okula baskına gidiyor.
Öğretmen bir de tokat atmışsa tümden kıyamet koparılıyor.
Yani neresinde tutarsanız tutun elinizde kalıyor. Eğitim seviyesi düşükse suç hem öğretmende var,hem öğrencide var, hem de velide var.
Öğretmenlerimize saygımız sonsuz. Ancak onlar da saygınlıklarının devam etmesini istiyorlarsa zihniyetlerini değiştirmeleri lazım.
Bunları yazarken de tüm öğretmenlerimizi suçlamıyorum. Alınması gerekenler alınsın.
