Davayı başından sonuna kadar takip etmiştim. Üvey çocuklarına çeşitli işkenceler yapıp, oklavayla falakaya yatıran ve ‘Çocuğa, kendini savunamayacak kişiye eziyet, yaralama’ suçundan tutuklu yargılanan 29 yaşındaki S.A. geçtiğimiz hafta 46 yıl hapis cezası almıştı. 15 Şubat’ta Melikgazi İlçesi 19 Mayıs Mahallesi Gölgeli Sokak'taki evlerinde meydana gelen olayda iddiaya göre 5 ve 7 yaşlarındaki 2 üvey çocuğuna işkence yapıp, oklavayla falakaya yatırdığı iddiasıyla tutuklanan üvey anne S.A.’nın yargılanmasında karar çıkmış, Mahkeme heyeti yapılan yargılama sonucu tutuklu sanık üvey anneye ‘Çocuğa, kendini savunamayacak kişiye eziyet, yaralama’ suçlarından 46 yıl hapis cezası vermişti.
Mahkemede avukatı ile hazır bulunan tutuklu sanık S.A., kendisinin de psikolojisinin bozuk olduğunu belirterek, "Ne yaptığımı bilmiyordum. Çok pişmanım. Eşim de bana sürekli işkence yapıp eziyet etti" demişti. Üvey annenin 4 yaşındaki erkek çocuğu İ.A.yı dövdükten sonra oklavayla cinsel istismarda bulunduğu da iddia edilmişti. Bilirkişi raporuna göre 5 ameliyat geçiren İ.A.'nın bağırsaklarının yırtıldığı ve apandistinin patladığı belirtilmiş, 7 yaşındaki kız çocuğu I.A.’ya ise oklava ile falakaya yatırıldıklarını iddia etmişti.
İşte dün bu olayın dehşet görüntüleri ortaya çıktı. İhlas Haber Ajansı'nın ulaştığı görüntüler dün tüm Türkiye'yi dehşete düşürdü. Keşke görüntülerde çocukları mozaikleseler ya da buzlasalardı. O çocukların büyüyüp, ergenliğe geldiklerinde kendi görüntülerini izleyeceklerini düşünseydi haber ajansı ama o görüntü yerine belki bir cinayet, belki bir intihar olsa etkilenirdik ancak bu kadar etkilenmezdik.. Çünkü işkenceye uğrayan o çocuklar, her defasında ölüyordu. Biz de izlerken yüz defa öldük be çocuk..
Nasıl kıydın o küçücük bedenlere, nasıl el kaldırdın o minicik yüreklere, nasıl insansın sen de o oklavayla çocuklara yürek parçalayan şeyler yaptın.
Kızgınlığımdan, üzüntümden, nefretimden yazamıyorum ama hayatımda kimseye beddua etmeyen ben, ilk kez Yüce Allah'tan şunu diliyorum: "Sürünerek ölürsün inşallah."