Dernek Başkanı Öztürk, 15 Temmuz hain darbe girişiminde, ihanete karşı koyan kahraman şehitleri rahmet ve tazimle anıyor, gazilere de minnet duygularını ileterek, "15 Temmuz şanlı bir direniştir! Bu tarihten itibaren yapılanların da bu direnişin ruhuna uygun olması gerekirdi. 

Hain girişimin üzerinden bir yıl geçti. Ancak bu zaman zarfında olayın yeterince aydınlatılmadığı, hâlâ karanlıkta kalan konuların olduğu herkesin malumudur.

KPSS Ön Lisans Sonuçları Açıklandı! KPSS Ön Lisans Sonuçları Açıklandı!

Meclis Araştırma Komisyonu Başkanı olan zatın, FETÖ’yü öven şahıs olarak, televizyonlarda defalarca yer almış olması; asker, polis, öğretmen, avukat, yargıç, savcı vb. on binlerce kişinin tutuklanmasına karşın, bu melun girişimin siyasi ayağının, sanki yokmuş gibi, hâlâ ele alınmaması, kamuoyunun sorguladığı hususlardır" dedi. Darbe girişiminden bu yana yapılanların da sorgulanmasının mutlaka gerektiğini söyleyen Öztürk, yaptığı yazılı açıklamada, "OHAL koşullarında ve yaratılan korku ortamında referandum yapılarak Anayasa’nın değiştirilip kuvvetler ayrılığının ortadan kaldırılması, Meclis’in yetkilerinin tırpanlanması, Yargı’nın siyasallaştırılması, bütün bunların sonucu olarak “demokratik, çok partili parlamenter sistem” yerine tek adamın inisiyatifine dayanan bir sitem oluşturulması elbette sorgulanacaktır. Bunlar, mevcut iktidarın baskısı ve yandaş medyanın telkinleriyle gerçekleştirildi. Dolayısıyla demokratik ülkelerde  bunun bir benzeri görülmez.  Öyle anlaşılıyor ki, siyasi iktidar darbe girişimini, kendi siyasi amaçlarını gerçekleştirmesi yolunda başarıyla kullanmıştır; kullanmaya da devam etmektedir.

Halkımızın en az yarısı, terörle mücadele hariç, yapılanları tasvip etmiyor. Dolayısıyla ülkeyi yönetenlerin bir özeleştiri yapmaları, kendilerinin geleceği için de gereklidir. Halkımız, darbe girişimcisi hainlerin hak ettikleri cezalara çaptırılmalarını sabırsızlıkla beklemektedir. Ancak, at izinin it izine karıştığı bulanık ortamdan rahatsızdır. Oysa suçların somut delillere dayandırılarak belirlenmesi, adaletin sağlanmasının vazgeçilmez şartıdır.

Dünya devletleri arasında saygınlığının devam etmesi için Türkiye’nin artık normalleşmesi gerekmektedir. Bunun için de Anayasa’da belirtildiği gibi, “demokratik, laik, sosyal,  hukuk devleti”nin sözde kalmaması, fiiliyata taşınması elzemdir. Darbeciler kazansaydı, bunlara son vereceklerdi. Öyleyse bizlerin bu temel devlet niteliklerini yaşatmamız gerekmez mi?" ifadelerini kullandı.