Son dakika… 3.9 büyüklüğünde deprem! Son dakika… 3.9 büyüklüğünde deprem!

ERÜ tarafından 15 Temmuz Yerleşkesi’nde Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma programına Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ın yanı sıra Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ercan Teke, 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanı Tuğgeneral Selçuk Aygün, Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış, Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa, MHP İl Başkanı Serkan Tok, Emniyet Müdürü İbrahim Kulular, öğretim üyeleri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. Anma programında Türkiye’nin darbeler tarihini değerlendiren Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükkılıç, “Sadece ülkemizde değil, dünyanın pek çok ülkesinde silahı eline alan gücün tamamını elde etmek için darbelerle iktidara geldi. Ülkemizde; 27 Mayıs 1960 İhtilali, 22 Şubat 1962 ayaklanması, 12 Mart 1971 Muhtırası, 12 Eylül 1980 İhtilali, 28 Şubat 1997’de post-modern darbe olarak tarihimizde yer bulan süreç ve 27 Nisan e-muhtırası birbirlerine benzer olaylar. Bazıları çok ağır bedeller ödetti, bazılarının etkisi daha az oldu; ancak hepsi de, ülkenin sahibi olduğunu düşünen ve tüm milletin kendileri gibi düşünmesini isteyen zihniyetin ürünüydü. Yaşanan tüm bu darbelerin demokrasimizi güçlendirdiğini söylemek çok kolay değil. Çünkü, her darbe ve darbe girişimi halkın oylarıyla gelmiş olan iktidarları değiştirmiş, demokratik süreçleri kesintiye uğratmış ve demokratik kazanımları yok etmiştir. ‘Demokrasinin bütün hastalıkları daha fazla demokrasi ile tedavi edilir.’ Dolayısıyla demokrasimizde yanlışlıklar varsa bu yanlışlıklar darbelerle düzelmez. Düzelmemiştir de. Aksine Türk Milletinin ve Türk devletinin demokrasi yolculuğunda büyük yaralar açmış ve geri kalmamıza sebebiyet vermiştir. Eğer yaşadığımız darbelerle mücadele edilebilmiş olsaydı ve darbeler bertaraf edilebilseydi o zaman demokrasimiz için önemli hale gelirdi. İşte bu anlamda 15 Temmuz 2016 tarihi özel ve önemli bir tarihtir” dedi.
15 Temmuz öncesi yaşanan darbeler ve muhtıralar döneminde toplumun büyük bir çoğunluğunun ne yazık ki, isteyerek ya da istemeyerek darbecilerin yanında yer aldığını hatırlatan ve darbelerle koltuklarından inen iktidar sahiplerinin yapılanlara karşı koyabilme gücünü kendilerinde bulamadıklarını ifade eden Başkan Memduh Büyükkılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: “15 Temmuz’da farklı bir şey oldu. Şunu net bir şekilde ifade etmeliyim ki, 15 Temmuz Darbe girişimi, eğer Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan güçlü bir liderlik örneği göstererek milletine gitmemiş ve milletine seslenmemiş olsaydı büyük ihtimalle başarılı olurdu. Ondan sonra bizler nerde olurduk, Türkiye bugün nerde ve nasıl olurdu onu düşünmek bile istemiyorum. Dolayısıyla 15 Temmuz’u darbenin değil darbe girişiminin yıldönümü yapan Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı ve milletimizin bu çağrıya uyarak silahlara göğüs gerişidir. Cumhurbaşkanımızın ve milletimizin bu tavrı tüm kurum ve kuruluşlara cesaret vermiş ve o geceden, milletin ve demokrasinin zaferiyle çıkılmıştır. Halk ve Hak kazanmıştır.”
15 Temmuz darbe girişiminin diğer tüm darbelerin dışında görülmesi gerektiğini de vurgulayan Başkan Memduh Büyükkılıç, diğer tüm darbeler ve darbe girişimlerinin hedefinin Türkiye olduğunu; ancak 15 Temmuz’da hedefin sadece Türkiye olmadığını söyledi. Konuşmasında Hain terör örgütü FETÖ’nün arkasındaki güçlere de işaret eden Başkan Büyükkılıç, “15 Temmuz’da perde önünde gördüğümüz hainler Fetullahçı Terör Örgütünün üyeleriydi. Ama bu örgütün arkasında da güçler vardı. Arkasındaki güçler diyerek bu örgütü hafifletmek istemiyorum elbette. FETÖ; Sayın Cumhurbaşkanımızın “Haşhaşi” tanımlamasında olduğu gibi Türk tarihinin gördüğü en sinsi terör örgütüdür. İçimizden birisi gibi görünen, yüce dinimizi hain emelleri için kullanan bu hain örgüt, kardeşi kardeşe silah doğrultur, bomba atar hale getirmiştir. Bununla birlikte 15 Temmuz’u, İsrail’in bugün yaptıklarından bağımsız düşünemeyiz. Amerika’nın desteğiyle Kudüs’ün başkent yapılmak istenmesi hatta onlara göre yapılmasından ayrı değerlendiremeyiz 15 Temmuz’u. Yine 15 temmuz’u bugün Suriye’de yapılanlardan, İran’a yapılanlardan, Irak’ta olanlardan, Mısır’da yaşananlardan ayrı değerlendiremeyiz. 15 Temmuz, bu bölgenin; ülkemizin ve bölgemizin değil başka ülkelerin ve güçlerin hayrına olacak şekilde dizayn edilmek istenmesinin ürünüdür. Bölgeyi dizayn etmek için Türkiye’yi engel görenler, içimizdeki maşalarıyla harekete geçmiş; ancak çok şükür ki başarılı olamamışlardır. Eğer başarılı olunsaydı Türkiye bugünkü Türkiye değildi. Muhtemelen de bölünmüş ya da bölünme sürecindeki bir ülke olmuştuk. İşte bu noktada 15 Temmuz’un bir anlamda bizim için 2’nci Kurtuluş Savaşı olduğunu söyleyebiliriz. Şükürler olsun ki; milletimiz, atalarımızın 1’inci Kurtuluş Savaşı’nda gösterdikleri cesaretle hainlere karşı koydu ve 2’nci Kurtuluş Savaşı’ndan da zaferle ayrılma başarısını gösterdik” diye konuştu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, konuşmasında bu vatanı korumak için can veren şehitlerimizi ve kan veren gazilerimizi bir kez daha şükranla andı. (İHA)