İşte hem milli sporcu, hem öğretmen, hem de antrenör olan Elmaağaçlı ile o röportajımız:
Bu spora merakınız nasıl başladı?
12 yaşındaydım. Amcamın vesilesi ile bu sporla tanıştım. Amcam bir otelde animasyoncu bir ekipte okçuları görerek kendisine malzeme alıyor. Daha sonra o malzemelerle kendi bağımızda hiçbir teknik bilgi olmadan çalışmaya başlıyoruz. Daha sonra ise Kayseri’de bu işin kulüp adı altında yapıldığını öğrendim ve lisanslı olarak kulüp sporcusu oldum. Lisanlı olarak başladıktan sonra da zaten düzenli antrenmanlarla da bu seviyeye kadar geldim. 15 yıldır bu sporla uğraşıyorum.
Kayseri’de bu sporun eğitimini alma imkânı bulabildiniz mi?
O zamanlar da bunun imkânı tabi ki de vardı. Ama şuan ki kalitede değildi. Başarıyla bu işin kalitesi daha çok arttı. Daha kaliteli malzemelere ulaşmamız daha kolaylaştı. Ve bu durumda dünya da isim yapmamıza olanak sağladı.
‘’Okçuluk Bizim Ata Sporumuz.’’
Okçuluğu Türk tarihi açısından nasıl değerlendiriyorsunuz? Tarihimiz de nasıl bir önemi var?
Okçuluk bizim ata sporumuz. O yüzden bizdeki yeri çok önemli. Dini açıdan Peygamber Efendimizin sünnetlerinden. Yapılmasını istediği sporlardandır. Tarih açısından önemi büyük olan okçuluk son yıllarda da dünyada da artık ses getirir bir hale geldi. Ve zamanla da ülkemizde ki popülerliği her geçen gün artıyor. Ve sporcu sayısı arttıkça da ulusal anlamda başarı sayısı da artıyor.
‘’Dünya Kupası Finallerine İlk Kez Katılan Bir Sporcuyum.’’
Avrupa’da hangi yarışmalarda bulundunuz ve aldığınız ödüller var mı?
2007 yılından beri milli takımdayım. Avrupa şampiyonası iki yılda bir yapılıyor. Hatta bu yarışmaları açık hava ve salon olarak ele alırsak her yıl yapılıyor. Ben de tüm bu yarışmaların hepsine katıldım. Bu yarışmalardan elde ettiğim Avrupa şampiyonluğum, Avrupa ikinciliğim var. Tabi ki başka yarışmalara da katıldım. Benim için önemli olan yarışmalar arasında gençler kategorisinde 2015 yılında ülkemiz adına ilk kez ferdi olarak Dünya ikinciliğini kazandım. Ayrıca aynı yıl içerisinde Avrupa kupalarında hem takımda hem de ferdi olarak şampiyonluk elde ettim. Büyükler kategorisinde Dünya Kupası finallerine Türkiye’den ilk kez katılan bir sporcuyum. 24-25 Ekim 2015 yılında Meksika’da düzenlenen Dünya Kupası Finalleri’nde Dünya şampiyonu oldum. 2016 yılında Polonya’da düzenlenen yarışma da ise Dünya ikincisi oldum. Ayrıca takım halinde Avrupa ikinciliğimiz var. Öncü olmaya çalışıyoruz. Okçuluk dalında birçok ilke imza atan isimlerden biriyim.
Bu sporun sizin yaşamınız üzerindeki etkileri hangi yönde oldu?
Benim şuan ki konumda olmama büyük etkisi oldu. Bu spor sayesinde ben ismimi duyurdum. İsmim bir nitelik kazanmış oldu. Şuan da İzmir’de bir spor salonu açıldı ve salona benim adımı verdiler.
Bu sporu merak edenlere ve öğrenmek isteyenlere neler önerirsiniz?
Meraktan önce bu spora ilgisi varsa başlamaları gerekiyor. Hobi olarak yapılabilir. Zamanla bu hobi profesyonelliğe doğru gidiyor. Çünkü sürekli daha iyisini yapabileceğinizi düşünüp hırslanıyorsunuz ve daha çok zaman ayırıyorsunuz. Ben de hobi olarak başladım ama şuan en üst seviyeye geldim.
‘’Son 4 yıldır bu durum değişti.’’
Türkiye’de milli sporcu yetiştirme ve imkânlar yeteri kadar sağlanıyor mu?
Ülkemizde son yıllarda olimpiyat merkezleri, hazırlık merkezleri açılmaya başladı. Okçuluk için de birçok şehirde bu merkezler açılıyor. Yetenekli sporcuyu biz öneriyoruz eğer uygun görülürse olimpiyat merkezlerine alınıyor ve yıl boyunca tüm hayatı o merkezde geçiyor. Gerekli tüm imkânlar sunuluyor. Önceki dönemlerde bu fırsatlar yoktu ancak son 4 yıldır bu durum değişti.
Müsabakalarda yaşadığınız ilginç bir olay var mı?
Kötü olarak bir olay yaşadım. 2016 Dünya Şampiyonası’nda bir okumu teknik bir sorun yüzünden atamadım ve Dünya rekortmeni olan bir okçuyu 4 puanla geçemedim. Normalde ok puanı 10 ama ben hedefi vuramadığım için sadece 4 puanla kaçırdım.
Gelecekte ki hedefleriniz neler? Ya da Türkiye’de okçuluk alanında yapmak istediğiniz yenilikler var mı?
‘’Hedefim birinci sıraya ulaşmak.’’
Kariyerime birçok başarı eklemek istiyorum. Bu yıl Dünya Oyunları var. Ülkemiz adına ilk kez bir ilk olarak bu yarışmaya katılacağım. Dünya’da okçuluk alanında ilk dörtteyim. Hedefim birinci sıraya ulaşmak. Ayrıca spor A.Ş.’de antrenörüm. Burada da bu sporu daha fazla kitleye ulaştırmayı hedefliyoruz. Okçuluk bizim ata sporumuz bunun hakkını vermek istiyorum.