Memur-Sen üyeleri Cumhuriyet meydanında “Arakan kan ağlıyor” pankartları ile basın toplantısı gerçekleştirdi. Memur-Sen Kayseri 1 No’lu Şube Başkanı Aydın Kalkan Müslümanlara karşı acımasızca yapılan soykırımı, “İslam dünyası ve uluslararası toplum harekete geçmeli ve arakan da ki katliam durdurulmalıdır. Bugün Myanmar, arakanda kelimenin tam anlamıyla soykırım, korkunç bir zulüm insanlık trajedisi yaşanmaktadır. Ordu güçleri ve Budist rahipler öncülüğünde şiddeti giderek artan ve yaygınlaşan saldırılar sonucunda son üç günde arakanın çeşitli köylerinde en az iki, üç bin müslümanın katledildiğine ve yüz binden fazla müslümanın yerinden edildiğine dair vahim haberler geliyor. Hiçbir suçu günahı olmayan ve son derece kötü fiziki koşullarda yaşamaya mahkûm edilmiş insanlar, anlaşılmaz, idari, ideolojik hesaplarla; kadın, genç, yaşlı, çocuk demeden en acımasız en vahşi yöntemlerle öldürülmektedir” sözleriyle kınadı.
“Başta BM Olmak Üzere Devletler, Siyasetçiler, Aydınlar, Sanatçılar, Gazeteciler, Sivil Toplum Örgütleri, Özetle Bütün Dünya Sessiz Kalmaktadır”
Kalkan, Birleşmiş Milletler’inde de tüm olanlar karşında seyirci olduğunu ifade ederek “Bütün insanlığın gözleri önünde hiçbir hak, hukuk, adalet gibi etik ilkelere itibar etmeksizin işlenen kitlesel cinayetlere başta BM olmak üzere devletler, siyasetçiler, aydınlar, sanatçılar, gazeteciler, sivil toplum örgütleri, özetle bütün dünya sessiz kalmaktadır. Sözde medeni dünya insan haklarına ve özgürlüğüne ilişkin tüm ilkelerini çiğnemiştir. Ahlakın çöktüğünü vicdanın çürüdüğünü ve insanlığın öldüğünü göstermektedir.” diye konuştu.
“Müslümanlar Olduğu Ve Katliamlara Bilinçli Bir Sessizlik Hâkim Olmaktadır”
Mazlum ve müdafaasız insanlar, acımasız zorbalığın ve zulmün olmayan insafına terk edildiğini açıklayan Kalkan, “Bütün dünya mazlumların gökleri yırtan çığlıklarıyla tavır olarak sağır, soğuk bir sessizliği seçmiştir. Özetle daha önce Filistin de, Gazze de, Bosna da, halen süren Irak, Suriye işgallerinde görülüğü üzere insanlık yok olmuştur. Neredeyse bütün katliamların mazur bırakıldığı Müslümanlar olduğu ve katliamlara bilinçli bir sessizlik hâkim olmaktadır. Öldürülen kanı akıtılan Müslümanlar olunca üzülmeye önlemeye gerek duyulmamaktadır. İnsan hakları ve özgürlüğü Müslümanlar için işlevini yitirmektedir. Hatta emperyalist amaçların gerçekleşmesi için katliamlar yapılıyor. Bu katliamların zaman zaman BM çerçevesinde ölçülü biçimde yapıldığı ise tüm dünyanın medeniyet seviyesini gösterme de ibret vericidir. Müslümanlar için tüm dünya da neredeyse katliamlar yapılıyor. Bütün bir varlığımız işgal ve yok edilmek istenmektedir” ifadelerini kullandı.
“Haksızlığa, Hukuksuzluğa, Zulme, Sömürüye Asla Rıza Göstermedik, Göstermeyeceğiz”
Kalkan, soykırıma dur demek için her alandan düşüncelerini ifade edeceklerini söyleyerek sözlerini şöyle tamamladı, “Biz adaleti insan hak ve özgürlüğünü savunmayı temel ilke edinmiş memur sen olarak haksızlığa, hukuksuzluğa, zulme, sömürüye asla rıza göstermedik, göstermeyeceğiz. Gittiğimiz her yerde bulunduğumuz her yerde, her platformda mazlum ve Müslümanları meselesini gündeme taşıyacağız. İnsanlık vicdanını uyandıracağız. Ayrıca buradan başta siyasi otoriteler olmak üzere Türkiye de etkili ve yetkili herkesi sınırları ve sınıfları aşan aidiyet ve kardeşlik duygularımızı hatırlayarak bu zulmü durdurmak kalıcı barışı sağlamak için, ellerinden gelen tüm gayreti göstermeye çağırıyoruz”
Kalkan’ın konuşması sonrasında dua edilerek, basın toplantısı sona erdi.
