çocukları da var ve onlar da üniversite mezunu” dedi.
Kitap okumayı çok sevdiğini söyleyen Ahmet Fırat, “Akşamları ve diğer zamanlarda kitap okurum. Aktif olarak çalışmıyorum iş yerime kontrol amaçlı gidip geliyorum. Onun için pek zor olmuyor iş yerimde de zamanım müsait ve ders çalışabiliyorum” diye konuştu.
“Okumanın yaşı yok” diyen Ahmet Fırat, “Allah, Peygamber efendimize de ‘oku’ demiş. Yaş sınırı yok mezara girene kadar okuyacaksın” diyerek şu şekilde konuştu:
“Ben bu yıla kadar bir çok okulda Okul Aile Birliği Başkanlığı ve üyeliği yaptım. Şu anda da çocuklara teşvik ve örnek olmak amacıyla üniversite sınavına katılmak için kayıt yaptırdım. Daha önce de sınavlara girdim ve barajı aştım ancak kayıt yaptırmadım. Şimdi tekrardan bir üniversite bitirmeye karar verdim. Gençler bundan örnek alarak daha güzel çalışsınlar. Biz geçmişte okumadık okuyabilirdik acısını çekiyorum. Şahsen öğretmen olmak istiyorum, öğretmenlik mesleğini çok seviyorum. Çünkü her şeyin ustası var insanın ustası da öğretmendir.”
Sınavı kazandığı takdirde şehir dışında bir üniversite kazanırsa gideceğini söyleyen Ahmet Fırat, gençlere seslenerek, “Ben buradan geçlere sesleniyorum. Herkes mutlaka okumalı. Mesleğinin üzerine okumalı, kendi arzu ve istekleri üzerine okumalı yani laf olsun diye okumamalı ama mutlaka eğitim yapmalı. Çünkü cezaevlerindeki insanlar cahil insanlar. Hiç üniversite mezunu bulamazsın cezaevinde istisnalar hariç. Bugün teröründe sebebi cehalet. Onun için herkes çocuğunu okutmalı ama ilgi alanında okutmalı” diye konuştu.