3 buçuk yaşındayken lösemi hastalığına yakalanan ve uygun donör bulunmaması halinde hayatını kaybedecek olan Öykü Arin ve aynı kader paylaşan çocuklar, umut bekliyor. Duyarlı insanların oluşturduğu farkındalıklarla bilinçlenen insanlar uygun dönor olmak için kan ve kök hücre bağışında bulunuyorlar. Bağışların artması için 9 Nisan’da Kayseri’den yola çıkan Seyyah Bisiklet Grubundan 4 seyyah, Alanya’ya pedallarını çevirdi.
Güzergah boyunca Öykü Arin’i anlatarak farkındalık oluşturan Seyyahlar, bildiriler dağıttı. Zorlu hava koşullarına karşı pedallarını çevirmeyi sürdüren seyyahlar, üzerlerinde ‘Öykü Arin’e umut ol’ yazılı üstlükler ve bisikletlerinde de benzer pankart taşıdı.
“Aynı Hastalık Her An Kapımızı Çalabilir”
Kayseri Seyyah Bisiklet Grubu seyyahlarından Nuray Karakaya, zorlu hava koşullarına rağmen tamamladıkları parkurun sonunda yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Her yıl bisikletle yaptığımız uzun turda bu yıl ki ilk hedefimiz Kayseri-Nevşehir-Aksaray-Konya-Alanya parkuruydu. 600 km sürecek olan bu yolculuğun heyecanı günler öncesinden hepimizi sarmışken bu turun bir farkındalık turu olması gerektiği fikri geldi aklıma çünkü bisikletlerle gittiğimiz için uğradığımız her yerde bolca soru ile karşılaşıyor, şaşkınlık bazen de hayranlıkla uğurlanıyorduk. Bu tur için aklıma ilk gelen kök hücre bağışını duyurarak gitmek oldu ve aylardır Öykü için aranan kök hücre henüz bulunamamıştı, ben de bunu duyurarak gitmek istedim. Sosyal medyadan iletişime geçerek gerekli broşürleri ve görsellere ulaştım.
Yolculuk öncesi Kayseri'de bir kök hücre bağışı kampanyası düzenledik ve ardından 9 Nisanda hareket ederek ilk gün Nevşehir'e ulaştık. Yol boyunca uğradığımız cafe, benzin istasyonları ve kahveleri kök hücre tanıtım broşürlerini bırakıp konuyu anlattık. İnsanlar hemen şu soruyu soruyorlardı 'Sağlıkçı mısınız?' Hayır dediğimde ikinci soru hep aynıydı ailenizde mi biri lösemi hastası mı? Yine hayır cevabını alınca biraz anlamsız bir bakışla bunu neden yaptığımı sorarcasına bakıyorlardı. Başımıza gelmeden sanki bu hastalık bize hiç uğramayacakmış gibi düşünüyoruz ama o kadar da uzağımızda değil aslında her an kapımızı çalabilir. Bir cana umut olabilmek bu kadar kolayken, ben arkamı dönüp gidemiyorum, bana ne diyemiyorum. İşte bu yüzden de pedalladığım her yerde Öykü’nün hikayesini anlatarak gittim, onu yaşatmanın bizim elimizde olduğunu anlatarak. Tam 600 km pedal çevirdik 4441 metre irtifa aldık bunun için, umarım amacımıza ulaşa bilmişizdir. Bu yolculuğumuzda bana destek olan ve kampanyayı destekleyerek beraber pedal çevirdiğimiz Veli Canpolat ve Mustafa Karaahmet’e kök hücre bağışını kendi kulüplerinde duyuran Nevşehir Bisiklet Derneği ve Konya Selçuklu Seyyahlarına teşekkür ederim.”
