Gazi Üniversitesi Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜRKDAM) tarafından Gazi Üniversitesi Mimar Kemaleddin Salonu'nda Ahmet Şafak ile söyleşi gerçekleştirildi. Üniversite öğrencileriyle buluşan sanatçı Şafak, söyleşide türkülerini de seslendirdi. Ahmet Şafak'ın seslendirdiği Karabağ şarkısının güzel bir beste olduğunu söyleyen TÜRKDAM Müdürü Prof. Dr. Alev Çakmakoğlu Kuru, bu bestenin Türkiye’den Azerbaycan’a uzanan kardeşliğin ortak bir derdi olduğunu belirtti. Prof. Dr. Kuru, “Kararlı bir duruşu var duygularımıza tercüman olan Karabağ bestesinin. Ödül için çıkış noktamız. Ancak ödül gerekçemizin hepsi bu kadar değil. Ahmet Şafak hem müzisyen hem de yazar olarak bilgi birikimi ve yeteneğiyle oluşturduğu diğer eserlerinde Türk milletinin değerlerini kucaklamakta, ülküleriyle yaşatmakta ve sahip çıkmakta, tıpkı üniversitemizin misyonunda ve temel değerlerinde de belirtildiği gibi” ifadelerini kullandı.
Sanatçı Şafak ise, şarkıların bir toplum kültürünün melodiler, ezgiler ve mısralar türünde ortaya çıkış hali olduğunu belirterek, “Bir toplumun içinde bulunduğu değişimler, o toplumun dinlemiş olduğu o trend müziklerde çok rahat anlaşılabiliyor. Mesela toplum köyden kente göç ediyorsa orada arabeskleşme çıkıyor. Bir toplumda kendi içine kapanmış bir şey varsa o zamanlar klasik Türk müziği daha fazla hakim oluyor. Ama bir toplumda bir anda o değişim, dönüşüm ve Y kuşağı ortaya çıkmış ve orada sivilleşme olgusu başlamışsa o zaman popüler kültür, pop müzik ortaya çıkıyor. Bütün bunların karşılığı aslında kültür zemininde müzikte, kültür zemininde sinemada, kültür zemininde şiirde, edebiyatta, romanda bunlar görülebiliyor. Romanlar üzerinde de toplumun değişimleri görülebiliyor” diye konuştu.
“Benim var oluş amacım anlatmak”
Anlatmanın önemine vurgu yaparak şarkıların anlatılmak için var olduğunu söyleyen Şafak, “Karabağ şarkısı da anlatmak için. Orada bir işgal var ve bu işgalin dünyaya Azerbaycan Türkçesi'yle çatdırılması (iletim) lazımdı. Bir sanatçı eğer adamsa bunu yapmalıydı. Sanatçı bunu yapmak için vardır. Benim var oluş amacım kitaplarımla, şarkılarımla, eserlerimle ve hiç susmak bilmeyen dilimle, benim var oluş amacım anlatmak. Dede Korkut gibi anlatmak, Üzeyir Hacıbeyli gibi anlatmak, Hüseyin Cavit gibi, Barış Manço gibi anlatmak. Türkiye’de popüler kültür içinde hep olumsuz örnekler yok. Çok güzel olumlu örneklerimiz de var” dedi.
Program, sanatçı Ahmet Şafak’a ödül, plaket takdimi ve hatıra fotoğrafı çekilmesi ile sona erdi.