Prof. Dr. Derincek, skolyoz cerrahisinde yüz güldüren gelişmeler yaşandığını kaydetti.

Akciğer kanserine yakalanmanın ana nedeni... Akciğer kanserine yakalanmanın ana nedeni...

Medline Adana Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Alihan Derincek, geçmiş dönemlerde skolyoz vakalarının cerrahlar tarafından çok riskli olarak değerlendirildiğini ve bu hastaların ameliyat edilmesinden kaçınıldığını belirterek, günümüzde skolyoz cerrahisinde yeni gelişmeler olduğunu söyledi.
Skolyozun sebep olduğu eğriliğin, bazen omurgaya arkadan bakıldığında ve düz durulduğunda bile fark edilebildiği gibi bazen de bu denli net olmadığı için ancak öne doğru eğilme, kontroller ve röntgen filmlerinde anlaşılabildiğini söyleyen Prof. Dr. Alihan Derincek, hastalığın, oluşturduğu eğriliğin büyüklüğüne bağlı olarak; gözlem, korse, egzersiz veya cerrahi gibi yöntemler kullanılarak tedavi edildiğini kaydetti.

"Eğriliği uygun pozisyonda tutma işlevini vida ve çubuklar sağlar"

Uzun yıllardır üzerinde çalışmaların devam ettiği ve halen de etmekte olan skolyoz eğriliğinin klasik cerrahi tedavisinin vida ve çubuklar kullanılarak yapılan düzeltme ve uygun pozisyonda dondurma işlemi olarak açıklanabileceğini anlatan Prof. Dr. Derincek, "Eğrilik düzeltildikten sonra, omurganın istenen pozisyonda kalması amacıyla omurların birbirine kaynamasına yönelik işlemler yapılır. Kaynama elde edilinceye kadar eğriliği uygun pozisyonda tutma işlevini vida ve çubuklar sağlar. Kaynama sonrasında eğrilik kontrol altına alınmış olsa da yapılan işlemin büyüklüğüne bağlı olarak omurga bir miktar esnekliğini kaybetmiş olur. Bir diğer problem de halen boyu uzamakta olan bir çocukta omurganın dondurulması sonucu uzamanın yavaşlatılmasıdır" dedi.

"Boy uzaması ve esneklik korunuyor"

Omurganın esnekliğini korumak amacıyla son yıllarda uygun hastalarda dondurma işlemi (füzyon) yapılmadan eğriliği düzeltmeye yönelik cerrahi yöntemler ortaya çıktığını söyleyen Prof. Dr. Derincek, "Böylece hem boy uzaması hem de esneklik korunabiliyor. Bu amaçla ilk olarak uygulanan yöntem, son zamanlarda sıkça gündeme gelen manyetik uzayan çubuk sistemleridir. Bu yöntemde cerrahi işlem sonrası hastanın omurgasındaki çubuklar belli periyotlarla poliklinik ortamında uzatılır" diye konuştu.

Derincek, dondurma işlemi yapılmadığı için skolyoz kontrol altında tutulurken çubukların uzatılması ile beraber boy uzamasının da devam edeceğini anlattı.

"Bant, doğru tarafa yöneltiyor"

Bir diğer güncel yöntemin ise ‘bant ile gerdirme yöntemi’ olduğunu söyleyen Prof. Dr. Alihan Derincek, şunları kaydetti:

"Bu yöntemde omurganın ön tarafında, eğriliğin dış bükey tarafına konulan vidalar kalın bir ip şeklindeki polyester malzemeden üretilmiş bir bant ile birbirine bağlanır. Bu bağlama esnasında bant özel bir gergi cihazı ile gerdirilir ve eğrilikte bir miktar düzelme sağlanır. Daha sonra büyüme ile eğriliğin dış bükey tarafı daha yavaş büyürken iç bükey tarafı daha hızlı büyür. Bu şekilde omurga, bir yandan büyümesine devam ederken bir yandan da tam veya tama yakın olarak kendiliğinden düzelir. Yani, bant sayesinde yanlış yöne doğru giden büyüme doğru tarafa yönlendirilmiş olur."

"Cihaz yardımıyla olası komplikasyonlar önleniyor"

Nöromonitörizasyon işlemi esnasında kullanılan bir cihaz yardımıyla ameliyat boyunca omuriliğin durumunun takip edildiğini ve omurilik iletiminde bir kesinti veya yavaşlama olması durumunda cihazın sinyal verdiğini anlatan Prof. Dr. Derincek, meydana gelen bu değişikliğin nöromonitörizasyonu yapan kişi tarafından cerraha iletilerek olası sorunların önüne en baştan geçildiğini de sözlerine ekledi. (İHA)