“Türk Mührünü vurduğumuz emsalsiz şehir İstanbul”

Türk Eğitim-Sen Kayseri 1.nolu Şube Başkanı Ali Benli, İstanbul’un Fethedilişin 564.yılı dolayısıyla yayımladığı mesajında, ‘Kahraman Ecdadımızın emanetlerine sahip çıkmak ve bu kutsal emanetleri korumak, her Müslüman Türk’ün en başta gelen görevidir’ diyerek,

“İç ve dış şer odaklarının dayatmalarıyla değerlerimizden taviz vermek veya bunlardan vazgeçmek, Kahraman Ecdadımızın kemiklerini sızlatacaktır.  İstanbul’u fethederek Peygamberimiz’(s.a.v) in müjdesine lâyık olan Serdengeçtileri çok iyi anlama ve yeni nesillere doğru anlatma mecburiyetimiz vardır. 564 yıl önce, Türk Mührünü vurduğumuz emsalsiz şehir İstanbul.  Fethin 564.yılı vesilesiyle-başta Fatih Sultan Mehmet Han olmak üzere- Hakk’ın rahmetine kavuşan bütün şehit ve gazilerimizi, dualar ve Fatihalarla yad ediyoruz.

İstanbul; bir taşına bütün acem ülkesini feda edebilecek kadar değer verdiğimiz, kutsal bir şehrimizdir. Şairlerimiz, ressamlarımız, yazarlarımız –kısacası –bütün sanatçılarımıza ilham kaynağı olan İstanbul; jeopolitik konumu bakımından da çok büyük öneme sahiptir. Bu özelliği dolayısıyla geçmişte olduğu gibi günümüzde de pek çok ülkenin sahip olmaya can attığı, evliyalar yatağı İstanbul, ebediyen Türk kalacaktır. İstanbul’un Türk Şehri olma özelliğini yok etmek isteyecek hainler-dün olduğu gibi-bugün de olacaktır.

Vatikanvari Bir Devletçik

Hainler şu gerçeği çok iyi bilsin ve hiçbir zaman da unutmasınlar istiyoruz: Kahramanlık Destanları yazmakla ün yapmış Yüce Türk Milleti’nin evlatları ve torunları olarak diyoruz ki; Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yönelik her türlü hain saldırı; millî ve manevî değerlere  “aşk” derecesinde bağlı imanlı nesiller tarafından, anında püskürtülecektir.  

 Kutsal Şehrimiz İstanbul’da; “Vatikanvari Bir Devletçik” kurma, “Heybeliada Ruhban Okulu’nu yeniden açma gayretleri içinde olan bir Patrik olduğunu biliyoruz. 

Narin’in ‘Histopatoloji' Raporunda Kan Donduran Detay: Narin’i Arkadan Koluyla Sararak… Narin’in ‘Histopatoloji' Raporunda Kan Donduran Detay: Narin’i Arkadan Koluyla Sararak…

Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk 25 Aralık 1922’de Le Journal gazetesine verdiği demeçte Patrikhane’yi; “Bir fesat ve hıyanet ocağı” olarak nitelendirmiştir. Gerçek Devlet Adamı(Atatürk)’ün Patrikhane ile ilgili düşüncesi çok nettir.  Patrik’in Heybeliada Ruhban Okulu’nu yeniden açma, “Vatikanvari Bir Devletçik” kurma hayalini gerçekleştirmek istemesi; O’nun yetişme tarzı, dünya görüşü ve idealinin gereği olabilir. 

Burada, asıl söylemek istediğimiz şudur: “Millî ve manevi değerlere bağlı kalacağım, bunları koruyacağım” vaadiyle iktidara gelenler; Patrik’in bu hain istekleri karşısında tavizkâr tutum sergiler, bu taleplere boyun eğer ve gerçekleşmesine sebep olursa bunun hesabını, millet ve tarih önünde mutlaka verir. 

Sözün özü: millî birlik ve beraberliğimizden-asla-taviz vermeden; ihanet planlarını bir bir parçalayacak, hainlere-hiç bir zaman – imkân ve fırsat vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.