Kimilerinin hayatı dört mevsim gibiyse, bipolar bireyler için her gün adeta dört mevsimi birden yaşamak gibidir. Peki, bu duygusal dalgalanmaların kaynağı nedir ve bipolar bozuklukla yaşamak nasıl bir deneyimdir? İşte, karmaşık yapısıyla bipolar bozukluk hakkında bilgiler haberimizde..

Bipolar bozukluk nedir?

Bipolar bozukluk, bir diğer adıyla “manik-depresif bozukluk,” kişinin duygusal hallerinde aşırı iniş ve çıkışlara neden olan bir ruhsal hastalıktır. Bu hastalıkta kişi, mani (taşkınlık) ve depresyon dönemleri arasında geçiş yapar. Bir gün dünyanın en enerjik insanıyken, ertesi gün yataktan kalkacak gücü dahi bulamayabilir. Bu iki uç ruh hali arasındaki geçiş, bazen kontrol edilmesi zor, bazen de oldukça yorucu bir süreçtir.

Bipolar bozukluğun belirtileri

Bipolar bozukluk belirtileri, mani (manik) ve depresyon (depresif) olmak üzere iki ana başlıkta incelenebilir. İşte her iki dönemin özellikleri:

Manik dönem belirtileri

Manik dönemlerde, birey oldukça coşkulu, enerjik ve kendine aşırı güvenli olabilir. Bu dönemin bazı temel belirtileri şunlardır:

Aşırı enerji ve hiperaktivite: Kişi sürekli hareket halinde olabilir, neredeyse hiç yorulmaz.

Aşırı özgüven: Kendine olan güveni olağanüstü seviyelerde olur, genellikle yapamayacağı şeyleri bile yapabileceğine inanır.

Uyku ihtiyacında azalma: Uykusuz kalmasına rağmen yorgunluk hissetmez.

Hızlı konuşma ve düşünce akışı: Düşünceler çok hızlı değişir, kişi konuşurken kelimelerle yarış halinde gibi hissedebilir.

Riskli davranışlar: Kontrolsüz para harcama, ani iş değişiklikleri, aşırı sosyal olma veya kendine zarar verecek derecede riskli aktiviteler.

Bipolar (4)

Depresif dönem belirtileri

Depresif dönemlerde ise tam tersi bir tablo ortaya çıkar. Kişi bu dönemde enerjisiz, umutsuz ve kendine güvenini yitirmiş halde olur. Bu dönemin belirtileri:

Yoğun üzüntü ve umutsuzluk: Her şeyin kötüye gittiği, hiçbir şeyin düzelmeyeceği düşüncesi hâkim olur.

Enerji ve motivasyon eksikliği: En basit günlük aktiviteleri bile yapmakta zorlanabilir.

İlgi kaybı: Sevdiği şeylere ilgi göstermez; hobileri bile onu mutlu etmez.

Uyku düzeninde bozulma: Uykusuzluk veya aşırı uyuma ihtiyacı hissedebilir.

İştah ve kilo değişiklikleri: Depresyon dönemi iştah kaybı veya aşırı yeme davranışlarına neden olabilir.

Bipolar bozukluğun türleri

Bipolar bozukluk tek bir formda görülmez; farklı türleri ve her türün kendine özgü belirtileri vardır. İşte en yaygın bipolar bozukluk türleri:

Bipolar I bozukluk: Manik ve depresif dönemlerin yoğun yaşandığı, duygusal dalgalanmaların oldukça uç noktalarda olduğu bir türdür. Manik dönemler bir hafta veya daha fazla sürebilir.

Bipolar II bozukluk: Bipolar I'e göre manik dönemler daha hafiftir (hipomani) ancak depresif dönemler daha yoğun olabilir.

Siklotimi (Cyclothymic Disorder): Manik ve depresif dönemlerin hafif yaşandığı, ancak yine de kişinin hayatını olumsuz etkileyen bir türdür. Belirtiler sürekli ve uzun dönemlidir.

Mikst bipolar bozukluk: Aynı dönemde hem manik hem de depresif belirtilerin yaşandığı durumdur. Kişi bir gün içinde bile aniden mani ve depresyon arasında geçiş yapabilir.

Bipolar (3)

Bipolar bozukluğun nedenleri

Bipolar bozukluğun kesin nedeni bilinmemekle birlikte, genetik, biyolojik ve çevresel etkenlerin birlikte etkili olduğu düşünülmektedir. İşte başlıca risk faktörleri:

Genetik yatkınlık: Ailede bipolar bozukluk veya diğer ruhsal hastalık geçmişi bulunması riski artırabilir.

Beyin kimyasındaki dengesizlikler: Beyin kimyasallarındaki (nörotransmitterler) bozukluklar, bipolar bozuklukla ilişkilendirilir.

Uzmanından uyarı: Bu hastalıkta erken tedavi ölüm oranını azaltıyor Uzmanından uyarı: Bu hastalıkta erken tedavi ölüm oranını azaltıyor

Travma ve stres: Çocukluk döneminde yaşanan travmalar veya yetişkinlikte karşılaşılan yoğun stres, bipolar bozukluğu tetikleyebilir.

Bipolar bozuklukla yaşam: Nasıl başa çıkılır?

Bipolar bozukluk, çoğu zaman yaşam boyu süren bir rahatsızlık olarak kabul edilir. Ancak doğru tedavi yöntemleri ve yaşam tarzı değişiklikleriyle semptomlar kontrol altına alınabilir. İşte bipolar bozuklukla başa çıkmanın bazı yolları:

Düzenli tedavi ve ilaç kullanımı: Bipolar bozuklukta tedavi süreci, genellikle ruh sağlığı uzmanları tarafından reçete edilen ilaçlarla yürütülür. Antidepresanlar, duygudurum düzenleyiciler ve antipsikotik ilaçlar, belirtileri hafifletmeye yardımcı olabilir.

Psikoterapi desteği: Bilişsel davranışçı terapi (BDT) gibi terapiler, kişinin düşünce kalıplarını değiştirerek sağlıklı başa çıkma yöntemleri geliştirmesini sağlar.

Düzenli uyku ve beslenme: Bipolar bozuklukla başa çıkmada düzenli uyku ve dengeli beslenme önemli rol oynar. Uyku düzenini korumak, manik ve depresif dönemlerin şiddetini azaltabilir.

Destek grupları: Aynı deneyimleri yaşayan bireylerle bir araya gelmek, kişinin kendini daha az yalnız hissetmesini sağlar ve moral desteği verir.

Yakın çevrenin desteği: Aile ve arkadaş desteği, tedavi sürecinde çok önemlidir. Bipolar bozukluğu olan birine yaklaşırken onu yargılamak yerine anlamaya çalışmak, çok değerli bir destektir.

Bipolar (1)

Bipolar bozukluğa karşı toplumsal destek ve farkındalık

Bipolar bozukluk hakkında toplumda yanlış anlaşılmalar ve damgalama (stigma) yaygındır. Birçok kişi bipolar bozukluğu olan bireylerin günlük yaşamda zorlandığını fark etmez veya bu durumu küçümseyebilir. Ancak toplumun desteği ve anlayışı, bu bireylerin tedavi sürecine olumlu katkı sağlar. İşte bipolar bozukluğa karşı daha destekleyici bir toplum yaratmak için yapılabilecekler:

Eğitim ve farkındalık: Bipolar bozukluk hakkında doğru bilgi sahibi olmak ve bu bilgiyi çevremizle paylaşmak, toplumsal önyargıları azaltabilir.

Empati ve destekleyici yaklaşım: Bipolar bireylerle empati kurmak, onların duygusal dalgalanmalarını anlamaya çalışmak önemlidir.

Yanlış inanışlarla mücadele: Bipolar bozukluk tedavi edilebilir bir durumdur. “Bipolar olanlar tehlikelidir” gibi yanlış inanışlar, bu bireylerin sosyal hayattan dışlanmasına yol açabilir.

Bipolar bozuklukla yaşam yönetilebilir!

Bipolar bozuklukla yaşamak, kişi için zaman zaman zorlayıcı olabilir. Ancak doğru tedavi ve destekle bu dalgalı duygu durumları yönetilebilir. Toplum olarak bipolar bozukluğa karşı daha bilinçli ve destekleyici yaklaşımlar geliştirmek, bu rahatsızlığa sahip bireylerin hayatlarını daha anlamlı ve huzurlu kılabilir. Unutulmamalıdır ki, bipolar bozukluk her bireyde farklı şekillerde kendini gösterir; kimse aynı yolu yürümek zorunda değildir. Farkındalık ve empati, bu yolu birlikte yürümemizi sağlar.
 

Kaynak: Haber Merkezi