Romatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Işık, romatolojik inflamatuar patolojilerin, çeşitli lokalizasyonlar gösteren ağrı yanında ve bazen ağrı geri planda olmak üzere deri, tırnak, göz, kalp, akciğer, mide-bağırsak ve böbrekler gibi organların etkilenmesi ve yetersizliği ile karşımıza çıkabileceğini söyledi. İnflamatuar romatizmal hastalıkların çoğunlukla 20-50 yaşlar arasında, daha az sıklıkta ileri yaşlarda ve nadiren de çocukluk yaşlarında görülen hastalıklar olduğunu ifade eden Bursa Hayat Hastanesi Romatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Işık, "Romaoid artrit ve sistemik lupus gibi bağ dokusu hastalıkları kadın, ankilozan spondilit gibi spondilartropati grubu hastalıklar erkeklerde daha sık görülmektedir. Vaskülit olarak bilinen kan damarı duvarı iltihaplanmaları da değişik yaş ve cinsiyette ortaya çıkmaktadır. Romatizmal hastalıklar kronik, inflamatuar, tekrarlayan, sistemik bulgular gösteren, kalıcı hastalıklardır. Romatolojk hastalıkların sebebi bilinmemektedir. Ancak, genetik olarak yatkın bireylerde çevresel faktörlerin etkiyle ortaya çıkmaktadırlar" dedi.
Romatoloji hastalarının en önemli yakınmalarından biri ağrı olduğu için, Romatoloji Bilim Dalı, salt ağrı ile uğraşan bir bilim dalı gibi değerlendirilebileceğini belirten Prof. Dr. Ahmet Işık, "Oysa çeşitli romatolojik inflamatuar patolojiler, çeşitli lokalizasyonlar gösteren ağrı yanında ve bazen ağrı geri planda olmak üzere ve bazen de hiç ağrı yakınması olmaksızın birçok sistemin (deri, tırnak, ağız mukozası, göz, kalp, akciğer, mide-bağırsak, böbrekler, hematolojik, nörolojik tutulumlar) etkilenmesi ve yetersizliği ile karşımıza gelir. Bu sebeple hekim, hastanın tüm yakınmalarını saptamak ve bunların önemini, klinik ve çeşitli araştırma yöntemleri ile iyi belirlemek zorundadır. Dikkatli alınmış bir öykü ve romatolojik ağırlıklı sistemik bir fizik bakımının, laboratuvar incelemeleri ve görüntüleme yöntemlerinden çok daha değerli olduğu unutulmamalıdır" diye konuştu. Romatolojinin, tedavisi olmayan hastalıkların tedavisi ile uğraşan bilim dalı olduğuna değinen Romatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Işık, "Bu özdeyişin, günümüz koşullarında tam geçerli değilse bile, büyük bir gerçeklik payı taşıdığını kabul etmemiz gerekir. Romatizmal birçok hastalığın henüz tam tedavisi yoktur. Bugün için tedavide amaç, çoğu kez romatizmal hastalığı remisyona sokabilmek ve o noktada tutabilmektir. Romatizmal hastalıklarda inflamasyon baskılanmazsa, uzun dönemde kıkırdak, kemik doku ve komşu diğer dokularda yıkım ve sonuçta sakatlıklar meydana gelecek, sistemik tutulumlar sebebiyle hastanın yaşam süresi kısalabilmektedir" dedi. Romatizmal hastalıkların tedavisinin genel olarak multidisipliner bir çalışmayı gerektirdiğini ifade eden Ahmet Işık, fizik tedavi ve rehabilitasyon, ortopedi, nöroloji ve çeşitli disiplinlere başvuru gerekebileceğini söyledi. (İHA)