Kendi gözlemlerime göre uzaklaştırma kararı alınması kadın için koruma gibi görünse de cinayet oranını arttırıyor gibi duruyor. Uzaklaştırma kararı tabi ki verilsin ve uygulansın ancak çok iyi araştırılsın, gerçekten şiddet varsa kocanın uzaklaştırılması doğrudur ama kadının belki de bir kızgınlık ile ya da soyut bir iddiası ile uzaklaştırma veriliyor ise o şahıs da şiddete yöneliyor olabilir.

Sadece Kayseri’de 45 günde üçüncü kadın cinayeti işlendi. Erkek öldürüyor çünkü kadın aldatmış, çünkü kadın eve geç gelmiş, çünkü kadın kahkaha ile gülmüş, çünkü kadın açık giyinmiş mi diyorsunuz?

Öyle ya sırf kadın diye biri öldürülür mü?

Ve bu cinayetlerin ardı arkası kesilmiyor. Azalmıyor, bitmiyor tam tersi artarak devam ediyor. Aslında her alanda şiddet artıyor ama en çok da kadınlar üzerinde uygulanıyor.
Neden? Çünkü namus, çünkü kıskançlık…

23 Ekim’de Turnagül, 31 Ekim’de Emine ve 8 Aralık’ta Serpil… 46 günde Kayseri’mizde 3 kadın cinayeti işlendi.

Hafta sonu Kayseri’de Serpil isimli bir kadın daha kurban gitti bir erkeğin o sarsılamaz gururu salak saçma nedenlerle. Hiç kimsenin yaşam hakkından önemli olamaz birinin aptalca duyguları.

Bir çiçeğin, bir karıncanın üzerine basmak üzereyken daima hatırladığımız vicdanımız, nasıl olur da kadınların canlarına kıyılmasına izin verir, anlamak mümkün değil.

Tekrar ediyorum, kadın cinayetleri konusunda artık somut adımlar atılmalı.