Öyle bir baba düşünün ki, hayat mücadelesinde sırtı bükülmüş, sizi biraz olsun mahrum bırakmamak için gece gündüz demeden çalışan ama yine de çok süper bir hayat bağışlayamayan, cebinde olmayınca ömründen veren...
Yukarıda ki iki baba modelinde, çok fark var gibi gözükse de tek ortak yönleri çocukları için dünyaları bile karşılarına alacak güçte olmaları...
Baba daima en uzağa bakar, dalıp gider, neyi düşündüğünü tahmin edemeyiz, bazen gözleri dolar, çünkü her zaman bir sorumlulukları var bizim üzerimizde, kaç çocuğu varsa o kadar ağırlık biner omuzlarına...
Ama o omuzlarına biriken yükü bir an olsun bırakmazlar, bir an olsun ben yoruldum diyip kenara çekilmezler, son nefeslerine kadar onlar için eşsiz yüklerini sırtlarlar...
Benim babam, temiz kalpli, saf denilecek kadar iyi niyetli, vefakar, cefakar ve bana göre dünyanın en iyi babası...
Hiç unutmam, küçükken dışarıda oyun oynadığım sıra babam yolun başında belirdiğinde koşarak yanına gider bakkala götürürdüm bir çikolataya sanki dünyaları almış gibi sevinirdim...
Babacığım, şunu unutma bütün dünya senin karşında olsa bile ben seni her zaman çok sevicem ve her şeye rağmen hep yanında olacağım...
Varolma sebebim olduğun için minettarım...
Başta babam olmak üzere tüm babaların babalar günü kutlu olsun...