Her sabah gazeteye gelirken, her akşam gazeteden çıkarken hep beraber yol aldık, ayrılmadık. Hepimizin evi bura oldu. Beraber yedik, beraber içtik. Hiçbir şeyimiz ayrı gitmedi 365 gün 6 saat boyunca. Sınavlara beraber çalıştık. Sonuçlara beraber sevinip beraber üzüldük. Gazete artık kampus oldu. Derdi de sevinci de burada tattık. Her bardak çayda, bir kez daha şükrettik. Hep birbirimize "İyiki varsın" dedik. Çünkü iyi ki var olduk. Her şeyin tadına burada baktık. Kimi zaman gelen haberler üzdü. Gazeteciliği burada öğrendik. Sakin durmayı, her şeye tarafsız bakmayı. Bizi hayata hazırladı buradaki koca adam. Bizi burayla sevinçlendirdi. Bize burayı hediye verdi Tayfun kardeşim. Biz bir olduk geldik, gittik ama hiç terk etmedik. Sırtımızı dönüp gitmedik hiçbirimiz. Hep destek olduk. Canım abim bir sorunumuz olsa koşup çare aradı. "Ben yapamam" demedi. Bizi bırakmadı. Yeri geldi aç olduk yeri geldi karnımızı beraber doyurduk. Yeri geldi soğukta beraber donduk. Yeri geldi saat on da çıktık. Yeri geldi erken kalktık. Ama hepsini beraber yaptık. 

Allah'ım bozmasın bu güzel aileyi. Bir yıldır var olan olmaya da devam edecek olan bu aileye canı gönülden teşekkür ediyorum. Asla birbirimizi bırakmadığımız için asla da bırakmayacağımız için. İyi ki varsınız can kardeşlerim. Şeref Kahraman, Taha Tayfun Bağcı, Melda İçen, Emine Nur Türkoğlu, Ferhat Türk, Şeyda Aşatır sizleri çok seviyorum. İyi ki buradaki evimsiniz...