Kayseri Lokantacılar ve Pastacılar Odası Başkanı Altan Aydemir deprem konusuna dikkat çekti. Kayseri'de mobil mutfak projesini hayata geçireceklerini belirterek, “İstanbul’da oldu. Daha önce 11 ilimizde deprem oldu, biliyorsunuz. Bunun için de biz, hem hazırda hem de farklı yerlerde kullanmak için bir mobil mutfak odamıza kurarak bunu hayata geçirme planlarımız var. Bir de Kayseri çevresine yakın imalathaneler kurarak, 13’ünde şu anda arsa girişimlerimiz hepsi oldu. İnşallah kısa zamanda da bunu hayata geçireceğiz” ifadelerini kullandı.
'Hijyen açısından krom tezgahlar kullanılıyor'
Aydemir, krom tezgahların hijyen açısından diğer tezgahlara göre daha iyi olduğunu ifade ederek; “Göreve geldiğimizde, birçok işletmeleri gezdiğinizde hala tahta tezgahlar, sunta tezgahlar filan vardı. Biz ve Tarım Bakanlığımız, Tarım Müdürlüğümüzden görüşmelerimizi dolayı, bunların olmaz kriteri ne? Kırom.
Kırom tezgahların, hani yıkansa da çizilse de içerisinde bir şey beslemeyen, gördüğümüz çıkabilecek bir yüzeye sahip malzemeler. Onun için de hep krom tezgahlar, krom aparatları ile beraber, çelik tencere gibi, bunların hep hijyeni sağlanması açısından. Bir de, bulunan ortamda diyelim biz buraya mutfak kuruyorsa, işte burada sıcak alan da varsa, buraya dolap, soğuk şeyi koymamız lazım. Çünkü onu bozar. Yani, ondan, motorunun sıcaklığından bile içerideki istediğimiz soğukluk belki ürün alamayız. Ayrı bir yerde olmasını sağladık” şeklinde konuştu.
'Nitelikli eleman yetiştirmek çok zor'
Aydemir, nitelikli eleman yetiştirmenin zorluklarına dikkat çekerek, mesleki eğitimin önemini ifade etti. Aydemir, Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle yılda iki kez düzenlenen sınavlarla ustalık ve kalfalık belgeleri verdiklerini belirterek; “Çok eğitimler veriyoruz, hizmet içi eğitimlerini veriyoruz ve yılda iki sefer de bunu belge düzenleyerek ustalık, kalfalık belgesi sınavlarına tabi tutuyoruz. Bunu, Çıraklık Meslek Lisesi’nde Milli Eğitimle birlikte yapıyoruz. Bizler küçükken, işte çırakken, hep ustalarımızın tarifleriyle, ustalarımızın anlatmasıyla, ustalarımızın bizi yetiştirmesiyle öğrendik. Ama şimdi teknoloji var, eğitim var.
'Şimdi teknoloji var'
"Bunlardan, yeni bu mesleğe atanacak ya da bu mesleği tercih eden kardeşlerimizin de bu sınavların, bu şeylerin de geçerlerse, sınavı geçerlerse de en azından belgeli, bilgili bir şekilde bu işletmelerini hem hayatta tutarlar hem de insan sağlığına da zarar vermezler diye yılda iki sefer biz, ustalık belgesi düzenleyerek, sınavları düzenleyerek, bunların belge almasında katkı sağlıyoruz. Bütün sektörde var bu eleman, ara eleman yetiştirmesi."
"Şu şekilde biliyorsunuz: Ben ilkokulu bitirdim, mesleğe atıldım, okumadım yani ya da okumak istemedim. Ama şimdi 8 yıl kesintisiz eğitim birçok sektöre de zarar verdi. Tamam, şey olarak eğitimde olsun; herkes üniversite mezunu olsun. Ama burada ara elemanını aradan çıkarttık, yani bir şey olmadı, yetişen olmadı. Ben 12 yaşında lokantaya başladım, örnek vereyim. Şimdi 17-18 yaşındaki bir gence, yani ergenlik çağına gelmiş bir insana süpürgeyi al eline, şuraları süpür diyemiyorsun ki. Şu anda işte teknolojinin, internetin en hızlı olduğu zaman; işte dünya cebinde oldu." dedi.
"Bu şekilde her şeyi gördüklerinden dolayı da işte sen şu tezgahı sil, şöyle yap demek olmuyor. Ama 12 yaşındaki bir gencimize çıraklığından şunu yap, bunu yap, işte temizliğini yap, örnek verin pilavı böyle karıştır, yemeği böyle yap dediğiniz zaman yapabiliyor. Ama bugün 18 yaşına gelmiş bir gence de nasıl diyeyim, yani çubuk yaşken eğilir misali var ya, biz onu köyde küçükken her şeyi öğretebiliyorsunuz. Ama belirli bir yaşa geldikten sonra da, dediğim gibi, teknolojinin olduğu zamanda eğitmek, öğretmek çok zorlaşıyor” ifadelerini kullandı.
'Esnafımızın ayakta kalması lazım'
Öte yandan Aydemir, son dönemdeki zamlar nedeniyle esnafın mali sıkıntı yaşadığını belirterek; “Şimdi, asgari ücrete biliyorsunuz yüzde 30 gibi bir zam oranı geldi. Tamam, asgari ücrete yüzde 30, yüzde 40 neyse, onları personel, çalışan hakkı olarak vereceğiz; onda bir sıkıntı yok. Ama yüzde 50, yüzde 55 gibi kira artışları oluyor. Yani bugün işletmeyi düşündük: kirasını, doğal gaza gelen zammı, elektriğe gelen zam. Bunu aylık topladığımız zaman, sattığın ürüne muhakkak koymak zorundasın. O esnafımız muhakkak ki ayakta kalması lazım” şeklinde konuştu.