Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Kayseri'de partisinin il kongresine katıldı. Kongrede konuşan Mahmut Arıkan son dönemde gündem olan boykot hakkında açıklamalarda bulundu. Mahmut Arıkan, "Siyasi tercihleri üzerinden firmaları, sanatçıları, boykot adı altında hedef göstermeyi yanlış buluyoruz" diye konuştu.
SP Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Kayseri'de partisinin il kongresine katıldı. Burada konuşan Arıkan, Kayseri'nin sıkıntılarına değinerek, "İçerisinden bakanlar, başbakanlar, cumhurbaşkanı çıkaran Kayseri, bir kez daha görüyoruz ki hak ettiği değeri alamıyor. Kayseri'miz, Anadolu'nun önemli bir sanayi ve ticaret merkezi olarak Türkiye ve dünya entegre olmayı bekliyor. Bu potansiyel şehrimizde fazlasıyla mevcut. Ama biz ne çevre yolunu görebildik, ne hızlı treni görebildik ne de şehrimizin hak ettiği yatırımları alabildik. Her sorulduğunda şehrimize yeni bir tarih verildi, doğrusu biz çok yorulduk, çok sıkıldık. Kayseri'mizi daha ileriye taşımak, bunu sadece Anadolu'nun değil, dünyanın sayılı şehirlerinden biri haline getirmek hepimizin ortak hayali ve hedefidir. Bu şehrin bir evladı olarak bu sorumluluğum farkındayız, kalbimiz bu güzel şehirle birlikte atıyor. Bu şehrin topraklarında büyümüş biri olarak diyorum ki, Ankara'da bir evladınız var. Hem Kayseri'miz, hem Türkiye'miz hem de dünyamız için gece gündüz demeden çalışacağımıza sizlerin huzurunda söz veriyorum" dedi.
"Siyasi tercihleri üzerinden firmaları, sanatçıları boykot adı altında hedef göstermeyi yanlış buluyoruz"
Arıkan, ülkede yaşanan olaylara değinerek, "Maalesef Türkiye'de inanılmaz bir gerginlik var. Diploma meselesi çıktı, ardından birçok insan cezaevine gönderildi, tansiyon iyice yukarılara çıkartıldı. En son 'cunta' tartışmaları ile işler iyice çığırından çıktı. Tarihin en kritik dönemeçlerinden birindeyiz. Ama gündeme bakıyoruz bir yanda 'cunta' tartışmaları, bir yanda 'cukka' tartışmaları. Polemikle, suni gündemlerle, kavga siyasetiyle gerçeklerin üzeri örtülmeye çalışılıyor. Kimse merak etmesin, biz cuntaya da, cukkaya da müsaade etmeyeceğiz. Siyasi tercihleri üzerinden firmaları, sanatçıları, boykot adı altında hedef göstermeyi yanlış buluyoruz. Zaten perişan olan milletimiz, ideolojik değil ama ekonomik olarak zaten boykotta. 22 bin TL alan asgari ücretle çalışanlarımız, kafenin, lokantanın yolunu unutalı yıllar oldu" açıklamalarında bulundu.
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, "14 bin TL alan emeklilerimiz, artık marketin açılış saatini değil, pazarın kapanış saatini bekliyor tezgahta arta kalanları daha ucuza alabilelim diye. Bu cendereden biran önce çıkmamız lazım. Bozuk ekonomi sisteminin ceremesini maalesef esnaf kardeşlerimiz çekiyor. Geçen sene işyerini kapatan esnaf sayısı 120 bin olmuş. 2025'in daha ilk 3 ayında işyerini kapatan esnaf sayısı 25 bin olmuş. Esnafı mutlu olmayan bir ülkenin refahı olmaz. Esnaf eğer kepenk kapatıyorsa, ekonomi artık düzelmez noktaya gelmiş demektir. Esnaf olmadan enflasyonu düzeltemezsiniz. Biz, bu enflasyonla mücadeleyi TÜİK algı oyunlarıyla, borçla, faizle değil üretimle, istihdamla hep beraber düzelteceğiz inşallah" şeklinde konuştu.
"Gazze sadece bir vicdan meselesi değil, bir beka meselesidir" diyen Arıkan, "Kim olursanız olun eğer vatanınızı seviyorsanız bu topraklarda Gazze'nin yanında, Siyonizmin karşısında olmak zorundasınız. Eğer bunu yapmayacak olursanız, bugün Yemen'de bayram kutlarken vurulan siviller yarın Kayseri'de düğünlerde vurulur. Gazze'de okulda vurulan masum çocuklar, yarın Sivas'ta kreşte vurulurlar. Gazze'de vurulan sağlık çalışanları ve gazeteciler, yarın Ankara'nın göbeğinde vurulurlar" ifadelerini kullandı.
Mahmut Arıkan, "Anlattıklarım bir hikaye değil, maalesef yaklaşmakta olan acı gerçeklerdir. Türkiye bölgenin lideri olarak masaya yumruğunu vurmalı, bu gidişata son vermelidir, çünkü sırada Türkiye var. Gazze meselesinde askeri seçenekten başka hiçbir seçenek kalmamıştır. Bunun için Saadet Partisi olarak teklifimizi yinelemek istiyorum; derhal küresel bir Gazze Barış Gücü oluşturulmalıdır. Bu barış gücünde sadece İslam ülkeleri değil Siyonizm tehdidinin farkında olan Latin Amerika'dan Güney Afrika'ya kadar tüm dünya ülkeleri yer almalıdır" diye konuştu.