ÖZHASEKİ İLE ARIK, ÇELİK İLE KESKİN ARASINDA TARTIŞMA

Haber-Foto(GÖRÜNTÜLÜ): Şeyda AŞATIR / Uluslararası Dadaloğlu Geleneksel Kültür ve Sanat Şenliği’nde CHP milletvekili Çetin Arık, hükümet ile Büyükşehir Belediyesi'ni eleştirince, kürsüye çıkan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, milletvekili Arık'a, sert bir dille yanıt verdi. Bu sırada protokolde yan yana oturan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik ile CHP İl Başkanı Feyzullah Keskin arasında da sözlü tartışma çıktı. Tomarza ilçesine bağlı Dadaloğlu Mahallesi’nde düzenlenen 26. Ulusal, 16. Uluslararası Dadaloğlu Geleneksel Kültür ve Sanat Şenliği’ne Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Vali Süleyman Kamçı, MHP eski milletvekili Yusuf Halaçoğlu, CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, AK Parti milletvekili Hülya Nergis Atçı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, AK Parti İl Başkanı Hüseyin Cahit Özden, CHP İl Başkanı Feyzullah Keskin, ilçe belediye başkanları ve çok sayıda davetli katıldı. Şenlik iki yıl aranın ardından yeniden yapıldı."PARKLARDA TOP OYNAYACAK ÇOCUK KALMADI"Şenliklerde konuşan CHP Kayseri milletvekili Dr. Çetin Arık, AK Parti hükümetini ve Kayseri Büyükşehir Belediyesi'ni eleştirdi. Tek tek ilçelerdeki sorunları anlatan Arık, "Yeşilhisar ve diğer ilçelerde kalkınma adına ne yapıldı? Sayın belediye başkanımız söyledi, çocukların oynaması için top sahası yapıldı. Teşekkür ediyorum ama bölgede top oynayacak çocuk kalmadı sayın başkan. İstihdam yaratan ve üretim yapılan iş yerleri mi açıldı? Tarım ve hayvancılık neden gelişmiyor? Orta Kızılırmak ve Zamantı havzası neye ihtiyaç duyuyor? Uzun yayla ne istiyor diye hiç sordunuz mu? Pazarören'de öğretmen okulu açılı durumda bekliyor? Buraya fen lisesi yapılması yerinde olmaz mı? Uzun Yayla'da koyunculuk yetiştiriciliği, atçılık kaderine mi terk edilmiş durumda? Yöremizde bir başka problemimiz işsizlik" dedi."ŞAPKAMIZI ALIP DÜŞÜNMEMİZ GEREKİYOR"Gençlerin umutsuzca iş beklediğini söyleyen milletvekili Arık, sözlerini şöyle sürdürdü: "Üniversiteyi bitirip iş arayan gençlerimiz var. Sofrasına yemek koymak için iş arayanlar var. Babasından utanıp anasının mutfak harçlığını alan gençlerimiz var. Hal böyleyken bizim gençlerimiz işsiz gezerken yabancılara çalışma izni veren kanun teklifi verilmesine ben bir anlam veremiyorum sayın bakan. Bölgemiz işsizlikten dolayı sürekli göç veriyor. Bölgemizde tarıma dayalı sanayi gelişmesi olursa işsizlik önemli ölçü de azalacak. Halı ve kilim yünle örme el işçiliği desteklenmelidir. Koyunculuk besicilik süt üreticiliği, balıkçılık konusunda kapsamlı büyük projeler yapılmak zorundadır. İktidar partisi yerel yönetimlerde de Avşar Türklerinden arzu ettiği oyu aldı. Kayseri’de yaklaşık 200 binin üzerinde Avşar Türkmeni var. Sayın belediye başkanlarına soruyorum. Kayseri büyükşehir belediyesinde, Kocasinan belediyesinde, Melikgazi belediyesinde, Talas belediyesinde, yöremizin insanlarında belediye başkan yardımcısı var mı? Genel müdür var mı? Vali başkanı var mı? Yoksa bizim bölgemizden iş yapacak insan mı yok? Elbette var ama görmezden geliniyor oy alınırken görülen, bu bölge işgüzar bürokratlar alınırken maalesef görünmüyor. Adalet yoksa devlette yoktur. Bütün hak dinlerinde de adalet, Allah’a, peygamber’e ve kitabına inandıktan sonra dördüncü temel değer olarak kabul edilir. Adalet yoksa orada zulüm vardır. Nerede insanlık zulme uğruyorsa orası Kerbela'dır. Adalet konusunda dedemiz Dadaloğlu ne diyor? Okuduğunuz tutmaz oldu alimler, kalktı da adalet başladı zulümler, terlemeden mal kazanan zalimler, can verirken solumak zormuş. FETÖ ihanetini hep beraber yaşadık. Allaha şükürler olsun ki milletimizle, meclisimizle medyamızla bu tehlikeyi hep beraber bertaraf edebildik. Tabii ki kendi halkının üzerine bombalar yağdıran kendi meclisini bombalayan bu ihanet çetesi en ağır şekilde cezalandırılmalı. Ancak bir bankanın önünden geçerken, ev kirasını yatıran çocuğunu dershaneye gönderen herkes de FETÖ'cü değildir. Bu ülkede baklavacı, dondurmacı, kuruyemişçi, pazardaki teyze FETÖ'cü diye hapishaneye atılırken, bu işin siyasi ayağına dokunulmamaktadır. Bizim canımız yakan, kanımıza dokunan budur.biz haklı insanların yanındayız. Bizim istediğimi hakkın, hukukun adaletin, 80 milyona eşit uygulanan bir Türkiye'dir. Hayırseverliği ile tanınan sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın en üst düzeyde olduğu kayserimizde son dönemde yaşanan olayların Türkiye'nin nasıl bir tehlikeliyle karşı karşıya geldiğini gösteriyor. Son bir ay içinde Kayseri'mizde bir vatandaşımız borcu nedeniyle valilik önünde kendini yaktı. Bir başka vatandaşımız işsizlik nedeniyle intihar etti. Bayram günü bir annenin çocuklarına çöpten ekmek topladığını hepimiz televizyonlarda izledik. Bu tablo önünde şapkamızı alıp düşünmemiz gerekiyor."ARIK'IN KONUŞMASI VATANDAŞLAR TARAFINDAN ALKIŞLANDIMilletvekili Arık'ın konuştuğu sırada protokolde yan yana oturan Bakan Mehmet Özhaseki, Başkan Mustafa Çelik ve CHP İl Başkanı Feyzullah Keskin arasında sözlü atışmalar oldu. Arık'ın konuşmasının ardından şenliğe katılan vatandaşlar Arık'ı uzun süre alkışladı. Arık ile Özhaseki el sıkıştıktan sonra Başkan Çelik, hem Arık'a hem de Keskin'e tepki gösterdi. "ŞENLİKLERDE FİTNE SOKACAK ŞEYLER KONUŞMAYIZ"Daha sonra kürsüye gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Arık'ın konuşmasına cevap olarak, "Dışarıya çıkıp adalet deyip, sonra buralarda iftiralar etmeyeceksiniz" dedi. Özhaseki, konuşmasında şunları söyledi: "Belediye Başkanımız, hiçbir ilçeden ayrılmadan altyapısıyla üstyapısıyla birlikte projeler yaptık mı? Yaptık. Bütün köylere sular ulaştırdık mı? Kanallar yapıyor muyuz? Evet yapıyoruz. Gençlik merkezleri, parklar, yollar yaptık mı? Yapıyoruz bunları. Büyükşehir Belediyemiz gelirken burada Şeker Fabrikasıyla anlaşıp orada çok büyük bir tesise başladı mı? Başladı. En az iki yüz gencimiz çalışacak burada. Şimdi eski belediyecilik nerde, şimdiki belediyecilik nerde. Bütün bunları bilmemiz lazım. Siyasetçi dürüst olmalı. Allah belasını versin hırsızın. Kim hırsızlık yapıyorsa Allah bin türlü belasını versin. Hırsıza sahip çıkılmaz. Yalancıya sahip çıkılmaz. Müfteriye sahip çıkılmaz. Bundan dört beş sene önce ana muhalefetin genel başkanı bir dosyayla çıktı. Bana bir sürü iftira attı. Dosyalar gitti, mahkemeler görüldü. Haklı olduğum ortaya çıktı. Bir kez olsun özür dilemedi. Hani siyasetçi dürüst olacaktı? Ne olur ya özür dilesen? Yalanlarını ben mahkemede ispat ettim. Sonrasında tazminatı alıp sucuk dağıttım kendileri de şahit. Arkadaşlar, sözlerinizle özünüz bir olacak. Ne söylüyorsanız özünüz de aynı olacak. Dışarıya çıkıp adalet deyip, sonra buralarda iftiralar etmeyeceksiniz. Dışarıya çıkıp siyasetçi doğru olmalı yalan söylememeli deyip, kendiniz yalan söylemeyeceksiniz. Siyasetçi hırsız olmamalı deyip, kendiniz hırsızlık yapmayacaksınız. Belediyelerde tarihe geçmiş üç tane büyük hırsızlık var. Birisi İstanbul’da CHP döneminde İSKİ dönemi tarihe geçti. Her belediye başkanı iftiraya uğrar ama kanunla sabit suç olarak hırsızlığı tescil etmiş olan tek parti. Yuvacık Barajı, Kocaeli’de şu alan kadar bir yerde. O zaman ki belediye başkanı. Üç buçuk milyar dolar harcayarak su doldurdu. Kızılırmak’a biz bir kuruş para harcamadık. Arkadaşlar, hakkınızı helal edin, inşallah bir daha şenliklerde böyle şeyler konuşmayız. Şenliklerde birlik konuşuruz, beraberlik, dostluk konuşuruz ama aramıza fitne sokacak bu şeyleri konuşmayız." GERGİNLİK DEVAM ETTİÖzhaseki'nin konuşmasının ardından protokolde yine gerginlik hakimdi. Özhaseki ile Çelik ve Arık ile Keskin'in sözlü tartışması bir süre daha devam etti. Protokolde bulunan diğer kişilerin iki tarafı da sakinleştirdiği görüldü.