vermeden, sağlık ocaklarına ani ziyaretler yapıyormusunuz, yapıyorsanız hangi saatlerde gidiyorsunuz?’

 

 

Sağlık ocaklarına gitmek de yetmiyor ,  saat 16.00’dan sonra gidin sağlık ocaklarını bir kontrol edin,bakalım kaç aile doktorunu odasında bulacaksınız,kaçı bu saatten sonra muayeneye devam ediyor.

Bu saatten sonra doktorlarını bir çoğu ya odasında olmuyor, ya da olsa bile hasta muayene etmiyorlar. Muayene olup ilaç yazdıracaksanız artık görevi başında olan doktorların kapısını çalıp ricada bulunuyorsunuz. Gerisi sizin şansınıza ve doktorların insafına kalmış…

Bu yazı bir yerlere çamur atmak için yazılan yazı değil, sadece ve sadece yaşananların ta kendisi. Sağlık Ocaklarında görev yapan Doktorlar yaptıkları Hipokrat yeminine bağlı kalarak görevlerini icra ederlerse zaten bir problem olmaz. Ama yemin edildiği yerde kalırsa vicdan muhasebesi yapmaya bile gerek yok.

İl Sağlık Müdürlüğüne bu konuda ne kadar sorumluluk düşüyor ise, sağlık ocaklarında görev yapan Başhekim sıfatındaki doktorlara da ondan fazla sorumluluk düşüyor. Önce onların kendi kurumlarında bu tür yaşananlara dikkat etmeleri gerekiyor. İllaki  birileri tarafından uyarılmayı beklememeliler.

 

 

GÖRME ENGELLİLERİN TALEPLERİ:

 

 

 

 

Altı Nokta Körler Derneği Kayseri Şube Başkanı Saadettin Kulkul, görme engelliler olarak taleplerini sıraladı. Bize de onların sesini duyurmak düşer. İşte Kulkul’un talepleri:

 

 

"Görme engelliler olarak sadece ve sadece insanların birbirine göstereceği yardımseverli ölçüsünde destektir. Ama bu yardımseverliği maddi bir şeyler verme gibi algılanmasını istemiyoruz. Sadece ortamın gerektirdiği yerlerde ve durumlarda taleplerimizin insanlarımızca karşılık bulmasıdır yardımdan kastımız. Karşıdan karşıya geçerken bütün görme engelli bir yardıma bir desteğe ihtiyaç duymaktadır. İnsanlar kendisiyle birlikte karşıya geçme talebimizi reddetmemeli hatta kendileri bizim elimize beyaz bastonumuzu gördüklerinde teklifte bulunma erdemini yürekliliğini göstermeli; gün geçtikçe bunu gösteren insanlar hayli çoğalıyor. Bir de yerel yönetimler bazında bir beklentimiz var. Bizim yaptığımız bir araştırma doğrultusunda Türkiye'de bütün illerde toplu taşıma araçlarından engellileri n yararlandırılmaları konusu farklı kriterlere bağlı bir çifte standart yok. Örneğin İzmir, İstanbul, Eskişehir, Denizli gibi illerimizde engelliler toplu taşıma araçlarından hiçbir ücret ödemeksizin yararlanırken Ankara, Kayseri, Sakarya gibi illerimizde halk otobüslerinde indirimli diğer belediyeye ait otobüslerden de ücretsiz yararlandırılmaktadırlar ama maalesef Kayseri'de belediye otobüsü kalmamıştır. Dolayısıyla bu sorunun çözümü noktasında hazırladığımız çalışmayı gerek belediye ilgililerimize gerek ülke çapına Cumhurbaşkanlığı, İçişleri Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı gibi kurumlarımıza sunduk. En güncel beklentimiz bu sorunun çözüme kavuşturulması. Ülke çapında bir standarda kavuşturulmasıdır”