Elmanın kabuğu: lezzet mi, şifa mı? Elmanın kabuğu: lezzet mi, şifa mı?

Skolyoz hastalığının dikkatli muayene ile ortaya çıkabileceğini aktaran Dr. Tünerir, “Skolyoz, genelde büyüme çağında karşımıza çıkıyor, çoğu kez anne baba bunun farkına varmıyor, dikkatli bir muayene ile ortaya çıkarabiliyor. Skolyoz sadece bu konunun uzmanı hekimlerce fark edilebiliyor” şeklinde konuştu.

Dr. Türkan Tünerir, Skolyuzu, “Skolyoz; omurganın önden bakıldığında yana doğru eğildiği, boyun düzleşmesi ise yandan bakıldığında öne doğru olması gereken eğimin kaybolması demektir” diye tanımladı. Skolyoz’un bir belirti vermediğini, ağrı yapmadığını ve bu nedenle kişinin fark etmesinin de güç olduğunu belirten Dr. Tünerir, “Kürek kemiğinin yukarda veya aşağıda durması veya öne eğilme testi ile ortaya çıkıyor, sırtta ya da belde Skolyoz olup olmadığı bu test ile anlaşılabiliyor. Skolyoz olduğu tespit edilirse sırt ve bel filmi çekiliyor” dedi.

Doğru ve dikkatli muayene önemli

Hastalığa bir örnekle açıklık getiren Fizyomer Terapia Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Türkan Tünerir şunları söyledi:
“Skolyoz teşhisinde dikkatli muayene çok önemli. Skolyoz fark edildiğinde çekilen filmlerde derecesi tespit edilerek; açı ölçümleri yapılmaktadır. 20 dereceye kadar olan eğimlerde sadece egzersiz öneriyoruz, hidroterapi öneriyoruz, 20-40 derece arasındaki eğimlerde; egzersizlere ilave olarak özel skolyoz korsesi öneriyoruz, 40 derecenin üstüne ise; cerrahi yöntemler devreye giriyor. Skolyoz hastalarının takipte olmaları ve 6 ayda bir hekim kontrolünde olmaları gerekiyor.”
Özellikle havuzda uyguladıkları hidroterapi yönteminin Skolyoz tedavisinde olumlu sonuç verdiğini belirten Tünerir, “Hidroterapi Skolyoz hastaları için çok faydalı, bunun yanı sıra fizyoterapistlerimiz de Skolyoz egzersizlerini hastalarımıza yaptırıyorlar, ama havuz içinde egzersizler ve yüzme Skolyoz için daha kıymetli tedavilerden” diye konuştu.

Tedavi şart

Başlangıç seviyesindeki Skolyoz hastaları tedavi görmediklerinde hastalığın ilerleyebileceğine dikkat çeken Dr. Türkan Tünerir, “İleri yaşlarda da Skolyoz olan omurgaya ve belli noktalara yük daha çok bindiği için kireçlenme, sırt ağrısı, bel ve sırt fıtıkları daha çok görülebiliyor. Skolyoz’a bağlı kas spazmının aşırı olması durumunda da lazer tedavisi de uygulayabiliyoruz" dedi.

Skolyoz hastalarının günlük yaşamlarında neler yapmaları gerektiği konusunda da bilgi veren Fizyomer Terapia Kurucusu Dr. Tünerir, şöyle konuştu:
“Skolyoz hastaları tek taraflı ağırlık kaldırmamalı, ağırlık taşırken iki tarafa eşit yük binmeli, Skolyoz oluşan hastalarda sırt çantasını tavsiye etmiyoruz. Yatış pozisyonları önemli, genellikle sırt üstü yatmalarını öneriyoruz.”

Skolyoz hastaları nelerden kaçınılmalı

Skolyoz hastalarının ağır sporlardan kaçınması gerektiğini ifade eden Dr. Tünerir, “Bu anlamda suda egzersizler çok başarılı, vücuda yük vermeyen suyun kaldırma gücü yüksek olduğundan ve ağırlığı aldığından suda yapılan sporlar daha iyi sonuçlar veriyor. Suyun kaldırma gücünden yaralanarak omurga üzerine ağırlık vermeden her kişinin Skolyoz tipine özel hidroterapi uygulanıyor” şeklinde konuştu.

Ortopedik yastıklar ve yataklar konusunda da uyarılarda bulunan Tünerir, şöyle konuştu:

“Hastalar doktoruna danışarak seçim yapmalı, marketlerden ortopedik yastık alınmamalı, bilinçsizce alınan yastık ve yataklar hastalığı iyileştirmek bir yana hastalığın daha kötüye gitmesine neden olabiliyor. Bu konuda hastaları yönlendiriyoruz. Skolyoz her hastada aynı seyretmiyor, farklı tiplerde olabiliyor, bu nedenle ortopedik ürünlerin de doktor tavsiyesi ile alınması ve hastalığa değil kişiye, hastaya özel olması gerekiyor.” (İHA)