etti. 2001 yılından bu yana 11 yıldır yükselen trendini koruyor. 2012'nin yıldızıydı, 2013 yılının da olacağı gibi görünüyor. Altının yükselmesinin ve güvenli liman olmasının en büyük özelliklerinden biri, bütün global ekonomilerdeki sıkıntılar, Amerika'daki mali uçurum, borç krizi, pasifiklerdeki sorunlar, Orta Doğudaki siyasi çekişmeler, bunların hepsi altının güvenli liman özelliğine bir etkendi. Bundan farklı olarak birde merkez bankalarının altına olan ilgisi yani altın rezervlerinin merkez bankalarının da artırması altının cazibe merkezi olarak devam etmesini sağladı. O yüzden altın bu sorunlar çözülmediği müddetçe yine 2013'de de güvenli liman özelliği olmasına devam edecek” diye konuştu.
Ekonomik sorunların çözülemediğini belirten Gülsoy, “Amerika'daki mali uçurum, Avrupa’da ki borç krizi, pasifiklerdeki sorunlar, Orta Doğudaki siyasi çekişmeler, ekonomilerin büyümedeki sorunları, istihdamın artmaması ve hala merkez bankalarının para basması, maliyetsiz bir paranın oluşması yani sıfıra yakın faiz oranlarının olması ve bu paranın ileri ki sorunları içerisinde enflasyonu artıracağı düşünülüyor. Bütün ülkelerde maliyetsiz bir para var bu paralar altına gidiyordu. Ekonomiler şu anda düzelmiş olsa dahi, bütün piyasalarda olan paranın piyasadan çekilmesi içerisinde bu defada faizleri yükseltmeye kalkacaklar. Tabi faizler yükselmeye başladığı zamanda tekrar merkez bankaları enflasyondan korunmak için yine altın almaya devam edecekler. Bu yüzden altın 2013'de de güvenli liman özelliğini koruyacaktır” şeklinde konuştu.
Bankalar Birliğiyle, 12 oda başkanı olarak görüştüklerini söyleyen Gülsoy, “Sektörün sorunları hakkında görüş alış verişinde bulunduk. Bankaların altın satma gibi bir işlerinin olması mümkün değil. Ayrıcı biz bankaların hurda toplamalarına karşı değiliz. Tabi ki yastık atında olan altınların ekonomiye kazandırılmasını bizler de istiyoruz. Reklamlarla insanları refüze ederek tek güvenilir yerin bankalar olduğunun vurgulanması, herkesten şüphelenilmesi gerektiğini, evinizde bulunan altının her an için çalınma riskinin olduğunun söylenmesi değil de daha saygın bir şekilde reklamlar yapılmasını istedik. Hurda toplamalarına karşı değiliz ama çıkışlarına karşıyız, şık değil. Altın mevduatı hesapları 1990'dan beri var ama bunu reklamlarla daha çok öne çıkardılar. Sarrafi altın satacaklar diye kamuoyunda bir anlayış vardı böyle bir şeyin olmadığını da söylediler. Zaten sarrafi altın satmaları mümkün değil, öyle bir alt yapı oluşturmaları da mümkün değil. Biz bunları belirttik. Güzel bir görüşme oldu” diye konuştu.