Nişantaşı Psikiyatri Merkezinden Yrd. Doç. Dr. Psikiyatrist Rıdvan Üney, Psikoloji biliminin dil sürçmesiyle, uzun dönemler ilgilendiğini belirterek, “Bu konuda en yaygın bakış açılarından biri ünlü Psikanalist Freud tarafından tanımlanan; bilinçdışı düşünce, istek ve arzuların bir anda ortaya çıkmasıdır. Buna göre arzuların çoğu yasaktır ve insanda endişe doğurur. Böyle olduğunda bu yasak olan şeyler bilinç dışında bastırılmış olur. Ancak kimi zaman bu bastırılan arzular en çok istenilmeyen zamanlarda, konuşmanın içine katılır. Yani aslında istenilen ama yasak olan şeyin yüzeye çıkmasıdır” dedi.

Günümüzdeki yaklaşıma göre, dil sürçmeleri birkaç şekilde ortaya çıktığını ifade eden Yrd.Doç.Dr.Psikiyatrist Rıdvan Üney, “İnsan beyninin çalışma şekli; bir olay görüldüğünde veya yaşandığında, bu konuyla ilgili akla ilk gelen sözle durumun ifade edilmesi biçimindedir. Bu durumda, sık yaşadığımız olaylar ve durumlar için yeniden düşünmemize ihtiyaç kalmaz. Böylece, beynimizi ekonomik kullanırız. Yani hoşumuza gitmeyen bir görüntüyle karşılaştığımızda “iğrenç” demek için çok uğraşmayız. Çünkü defalarca aynı şeyi görüp aynı yorumu yapmışızdır. Bilgisayarlardaki kısa yol gibi tanımlanabilir. Yani ilk verdiğimiz tepki en çok kullandığımız sözdür. Esasen atasözlerimizden “Dervişin fikri neyse zikri de odur” bunu çok iyi açıklar.

Sinsice ilerleyen diyabet, birçok organı etkiliyor! Sinsice ilerleyen diyabet, birçok organı etkiliyor!

Bazen kontrolsüz kişiler; gördüğü durumları cinsel anlamlarla özdeşleştirmiş ve gördüğü her neyse, bunu cinsel içerikli bir konuşma veya sözle (bazen son derece kaba da olabilir) anlatabilirler. Bu durumlarda ortamın uygun olup olmamasına bakmazlar. Bu da dilimizde gaf (yersiz, beceriksiz, zamansız söz veya davranış) olarak tanımlanır. Burada dil sürçmesi, kişinin zaten olan bilgisinin veya düşüncesinin bir anda ortaya çıkmasıdır” diye konuştu.

Kimi zaman yorgunluk veya çok konuşma durumlarında dil sürçmeleri olabileceğini anlatan Yrd.Doç.Dr.Psikiyatrist Rıdvan Üney, “Bir kelimeyi yanlış telaffuz etmek gibi durumlar buna örnektir. Kişilik kelimesi yerine ilişik kelimesini kullanmak buna örnek olarak verilebilir. Hangi şekilde olursa olsun dil sürçmesi beynimizde var olan bir bilgi veya düşüncenin, bazen yersiz ve zamansızca ortaya çıkması olarak özetlenebilir.” dedi. (Kurumsal)