8 Ocak’ta senin doğuşun ile dünyamız tertemiz olmuştu, hepimiz yeniden doğmuş gibiydik. Sonra 40 gün geçti, şimdi yani 8 Haziran’da da 5. ayını bitirip, 6. ayına girdin.

Yani tam 6 aydır hayatımızdasın, ailemizin öyle güzel yerindesin ki, her an özlüyor, her an senin gülüşünü hayal ediyoruz. Annen ile baban sana çok iyi bakıyorlar, (maşallah) fosur fosur bacakların, küçücük o göbeğin, gülüşün, etrafı tanımak için o bakışların, o büzüştürdüğün dudakların ile gören herkes bir daha bakıyor sana… çok çok büyüdüğünde seninle ilgili yazdığım bu yazıları okursan eğer, benden sana küçücük bir anı kalsın istiyorum.

Gözlerden, nazarlardan ve dünyanın bütün kötülüklerinden korumak için çok uğraşıyoruz seni, çünkü o kadar tatlı, o kadar güzel bir bebeksin ki tüm bebekler gibi çok masumsun…

Annen, baban, dedelerin, anneannen, babaannen, halan, dayıların, yengen sanki yeniden doğmuş gibiler…

Seninle yeniden büyüyoruz. İlk gülüşün, ilk ağlayışın, ilk mama yiyişin, ilk babanın köyüne gidişin, ilk şeker bayramın, ilk 23 Nisan Çocuk Bayramı’nı kutlayışın, ilk örümceğe binişin, ilk çizgi film izleyişin… Hepsi hafızalarımıza yazılıyor, dedik ya seninle biz de yeniden büyüyoruz.

Seninle biz de çok masumlaşıyoruz, keşke tüm insanlar çocuk masumiyetinde kalabilse, keşke insanlık bir bebeğin ilk doğduğu temiz oluşu gibi temiz kalsa…

Sen 6 aydır dünyamızdasın ama dünya o kadar kirli ki bebek, dünya o kadar çirkinleşiyor ki bebek, seni gözümüzden sakınmamızın en büyük nedenidir bu…

Minik kalbinden büyüdüğünde de sevgi, saygı, vicdan ve merhametin eksik olmasın…

Efelerin Efe’sinin tüm masumiyetiyle gülerken o anda onu izlemek insana bir anlığına tüm sıkıntılarını, üzüntülerini unutturuyor, dünya bir anlığına güzelleşiyor.

Gelin dünyaya bir bebeğin masumiyeti ile bakalım, gelin dünyamızı yeni doğmuş bir bebek gibi tertemiz yapalım yeniden…

Gelin, istismarın, şiddetin olmadığı, sevgi, saygının, vicdanın, merhametin yeniden vücut bulduğu bir dünyada yaşayalım..

Ne dersinizzz?