Artık huzur şehrinden eser yok, kafamızı çevirdiğimiz her yerde olay var, acı var... Beni Adliye görüp bana 'bunları da yaz' diye bağıran insanlar var...
FETÖ'den ceza alıp, adliye koridorlarında 'Allah belanızı versin' diye bağıran sanık yakınları var...
Cinayet davasını dinlerken ölümün sebepleri arasında bahis, uyuşturucu, fuhuş var...
Cinsel istismar davalarında daha geçen gün 17 yaşındayken kandırıldığı kişi tarafından zorla ilişkiye uğrayan genç kızın, "sanığın 'Seni alacağım' dedi ben de sustum, sonra kandırıldığımı anlayınca zorla tecavüze uğradığımı anlattım" sözleri var...
Uyuşturucu davasında kebap salonlarına kadar zehirlenen gençlerin hikayeleri var...
Hırsızlık, gasp olaylarında üzülerek söylüyorum cahilliğinden, korkusundan dolandırıcılara evdeki altın ve paraları balkondan aşağı atan teyzeler var...
Bu adliye koridorlarında saymakla ve yazmakla bitmeyecek olaylar ve hikayeler var...
Asayiş ve adli olaylarda Kayseri Emniyeti ve yargı ne kadar özverili ve çok iyi çalışsa da bu davalar azalmıyor, gittikçe artıyor...
Sokakları Teksas'a, hayat hikayeleri ise adeta Dallas'a dönen Kayseri'nin bir an önce yeniden eski, huzurlu günlerine kavuşmasını diliyoruz...
Dilemek yetmez tabi, eğitim seviyemiz, kültürümüz, ahlakımız ve umudumuz da çok önemli...